KADINLARIN ÖNCÜLÜŞEN GÜCÜYLE, AZMİYLE VE MÜCADELESİYLE ÖZGÜRLÜĞE YÜRÜYORUZ!

KADINLARIN ÖNCÜLÜŞEN GÜCÜYLE, AZMİYLE VE MÜCADELESİYLE ÖZGÜRLÜĞE YÜRÜYORUZ!

8 mart halk kültür merkezleri ile ilgili görsel sonucu

8 Mart kadınların erkek egemenliğine, kapitalizme ve faşizme karşı, özgürlük, eşitlik, dayanışma için mücadele bayrağıdır. Kadının binlerce yıllık ezilmişliğe karşı başkaldırısının kapitalizm koşullarında büyük bir direnişle bayraklaşmasıdır.

Ve 21. yüzyılda kadınlar ve kadın mücadelesi öncüleşiyor. Kapitalizme ve erkek egemenliğine karşı tüm mücadelelerde, „yanında“, „kenarında“, „içinde“ değil, tam da en önde, ilk sırada artık kadınlar var. New York’lu kahraman kadın işçilerin, Rosa’ların, Clara’ların açtığı yoldan artık milyonlarca Rosa, milyonlarca Clara, milyonlarca emekçi kadın tüm kadınları da saflarına çekerek yürüyor.

Kadınların öncüleşen gücüyle kazanacağız! Bu bir ajitasyon cümlesi değildr. İlk „sömürge“ kadındır denmişti. Ve ilk „sömürge“, şimdi özgürlüğün, eşitliğin ve dayanışmanın mücadelesinde ilk sırada, öncü saflarda yer alıyor. Dünyanın neresine bakarsanız bakın, her mücadelede kadın gücü, kadın emeği ve mücadelesi başı çekiyor. Kadınlar en kararlı, en net duruşlarıyla, yılmayan mücadele azimleriyle öne çıkıyorlar.

Türkiye’yi bir cehenneme çevirme gayreti içinde olan AKP faşizminin özellikle kadınları hedef alması boşuna değildir. Bütün sınıflı toplumlar erkek egemendir ve erkek egemenliğine yönelen her mücadele sistemin temellerine yönelmiş demektir. AKP faşizmi öncüleşen kadın mücadelesinin çarpık Türkiye kapitalizminin ve inşa etmeye çalıştığı din tüccarı faşist devlet yapısının temellerini güçlü biçimde oyduğunu, özgürlük, eşitlik ve insanca yaşam için yeni temeller yarattığını görüyor. Bu nedenle, kadın mücadelesine karşı medyalarında, siyaset ve kültürel alanlarda kadın mücadelesine ve kadın özgürleşmesine karşı faşist terör başta olmak üzere her türlü saldırıyı yürütüyorlar.

Tüm sınıflı toplumlar gibi kapitalizm de erkek egemen bir toplumsal düzendir. Erkek egemenliği kapitalizmin ayrılmaz, olmazsa olmaz temel bir bileşenidir. Bu nedenle, kapitalizm koşullarında kadınların mücadelesi ancak kısmi iyileştirmeler yaratabilir. Erkek egemenliğinin çöküşü ve kadının özgürleşmesi ancak ve ancak kapitalizm ve tüm sınıflı toplum ilişkilerinin ortadan kaldırılmasıyla mümkündür. Yani devrimle, yani erkek egemenliğinin tüm biçimlerinin kadınlarn öncülüğünde ortadan kaldırılacağı özgür ve komünal toplumla…

Bugün coğrafyamızda erkek egemenliğinin başlıca öznesi AKP faşizmi ve dinci temellerde kurmaya giriştiği toplumsal ilişkiler sistemidir. Kadın mücadelesinin başlıca düşmanı bu unsurlardır. Kadınlar bunun farkındalar ve büyüyen mücadeleleriyle AKP faşizmine ve erkek egemenliğine kök söktürüyorlar…

21. yüzyıl kadınların öncülüğünün apaçık olacağı büyük bir mücadele yüzyılıdır. Kadınlar kurucu ve yaratacı güçlerini gösteriyorlar, gösterecekler…

Bu bilinçle 8 Mart’ta ve tüm mücadelelerde alanları zaptedelim. Erkek egemenliğini ve sınıflı toplumu ortadan kaldırmak için kadın gücünü, tarzını ve kararlılığını ortaya koyalım.

YAŞASIN 8 MART DÜNYA EMEKÇİ KADINLAR GÜNÜ!

KADINLARIN GÜCÜ VE ÖNCÜLÜĞÜYLE KAZANACAĞIZ!

TEK YOL DEVRİM!

EMEK VE ÖZGÜRLÜK CEPHESİ