Biyologları, kimyagerleri,
silah anlaşması uzmanlarını, nükleer aygıt operatörlerini,
bilgisayar ve belge uzmanlarını içinde barındıran,
Irak'taki "kitle imha silahları"nı (KİS)
bulmakla görevli "75th Exploitation Task
Force" bugünlerde Irak'tan "kesin dönüş"e
hazırlanıyor.
3 Şubat 2003'de Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi'nde
ABD Dışişleri Bakanı Colin Powell'ın ayrıntılı
biçimde sayıp döktüğü ve Irak'ın işgaline gerekçe
olan yüzlerce ton biyolojik ve kimyasal etkin
madde, bu maddeleri taşımak üzere üretilmiş füzeler,
roketler. henüz bulunabilmiş değil. Gene Powell'ın
sonsuz bir özgüvenle masaya attığı, bir nükleer
bomba yapımı programının devam ettiğine dair kanıtlar.
"asılsız, sahte kanıt" damgasını yememek
için kaçacak delik arıyor.
Önümüzdeki ay 75 numaralı özel birliğin faaliyetlerini
sonlandırmakla görevli piyade albay Richard McPhee,
operasyonun ilk günlerinde Irak ordusunun kimyasal
silah kullanımına hazırlandığına ilişkin ABD istihbarat
uyarılarını ciddiye aldıklarını, "onca insanın
o [koruyucu] üniformaları boşuna giymediği"ni
söylüyor. "Kullanılacak bir şeyler olmalıydı.
Ve biz bulabilmiş değiliz" diyen albay ekliyor:
"İstihbarat camiasında bu konuda uzun süre
kitaplar yazılacak."
Üzerine bir miktar kitap yazılmış
olsa da asla yeterince yazılmamış olan ve "kitle
imha silahları"nı şakacıktan değil, gerçekten
üreten bir "KİS" tesisinin ev sahipliğini
yapan ülke ise "şeytan üçgeni"nden biri
değil, stratejik müttefiklerimizden İsrail. Tesis,
İsrail'in güneyinde, Ürdün sınırına yakın Dimona'da.
Dimona'dan ilk söz eden kaynak İngiliz The Sunday
Times. Londra’da yayımlanan gazete 1986'da Mordechai
Vanunu adındaki İsrailli nükleer işlem teknisyeninin
ifşaatlarını yayınlıyor. Vanunu haber daha yayınlanmadan
İsrail gizli servisi tarafından Roma'da kaçırılıyor
ve o zamandan beri -11.5 yılı tek kişilik hücrede-
hapiste.
Aradan geçen 17 yılda Dimona'yla ilgili sağır
edici sessizliği bozan fısıltılar son günlerde
MSNBC ve BBC'den geldi. Aradaki marjinal yayınları
ve Internet üzerindeki kaynakları saymıyoruz.
Bu iki yayın kuruluşu, Amerikan NBC bağlantılı
MSNBC ve İngiliz BBC, en sabit fikirli, at gözlüklü,
"şahin" politikacıların ve yandaşlarının
bile dikkate almak zorunda olduğu kaynaklar.
MSNBC İsrail'deki "sratejik silah" üretim
merkezlerini interaktif bir haritayla birlikte
haber yaptı. Bu habere göre, İsrail'in güneyindeki
Dimona'da "tekstil fabrikası" olarak
gösterilen yerde, "Dimona Center"da
yılda 40kg silah sınıfı ("weapon grade")
plütonyum üretiliyor.
En az 10, belki 20 yıldır. Tesis Amerikan hava
savunma sistemleri tarafından korunuyor. Dimona
kasabasından 14km, Ürdün sınırından 40km uzaktaki
tesiste üretilen silahlarla İsrail'in bugün 100
- 200 nükleer silaha (bir nükleer silahta 4kg
plütonyum kullanıldığından hareketle) sahip olduğu
tahmin ediliyor.
Gene Dimona'da şimdiye kadar 170kg
"Lityum-6" ve 220kg "Lityum-6 deuteride"
üretildiği tahmin ediliyor. Bir termo-nükleer
silah için bu maddeden yaklaşık 6kg gerekiyor.
Yani İsrail'in elinde şu anda 35 adet termo-nükler
silah olabilir.
MSNBC'nin haberinde, "maçon" denilen
bloklardan oluşan Dimona tesislerinde, dokuz maçon
bulunduğu belirtiliyor. 1, 2, 8 ve 9 no.'lu maçonlar,
nükleer ve termonükleer silah yapımı için gerekli
malzemenin üretimine tahsis edilmiş durumda. Diğer
bloklarda bu dört blok için hizmet sağlanıyor.
Machon 1, Fransa tarafından inşa edilen kubbe
biçimindeki reaktör. Maçon 2 ie bir yeniden işleme
tesisi. Bu maçona, kubbe reaktörde üretilen plütonyum
aktarılıyor. Ayrıca, termonükleer silahlarda kullanılmak
üzere doğal lityumdan lityum-6 izotopunu ayırma
işlemi de burada yapılıyor. Tüm tesisin kalbi
sayılan Maçon 2'ye Dimona'nın 2700 çalışanından
sadece 150'sinin giriş yetkisi var. Maçon 2, altı
kat yerin altına iniyor.
Maçon 8'de zenginleştirilmiş uranyum üretimi için
gerekli gaz santrfüjü bulunuyor.
MSNBC'nin haberine göre İsrail'deki 38 no.'lu
karayolunun yakınlarında bulunan Tirosh nükleer
deposu ise Dimona'da üretilen nükleer silahların
saklandığı yer olabilir. 70 barınaktan oluşan
tesise giden yola giriş yasak. Tüm bölge çok sıkı
korunuyor.
Tirosh'un stratejik nükleer silahları barındırdığı
tahmin edilirken, kuzeydeki Eilabun tesisinin
ise taktik nükleer silahların depolandığı yer
olduğu sanılıyor.
Kuzeyde, kıyıya yakın Rafael'de ise 1966'da ilk
iki nükleer silah üretilmiş. Burada şimdi daha
çok balistik füzeler üstünde çalışılıyor. Biraz
doğudaki Yodefat'ta bulunan modern tesiste de
montaj çalışmaları yapılıyor. 86'da İsrail'in
nükleer silah üretimiyle ilgili bilgileri açıklayan
Vanunu, The Sunday Times'a Dimona'dan Yodefat'a
plütonyum sevkıyatı yapıldığını da söylemiş.
Rafael'de görevli bilim insanları düzenli olarak
ABD silah laboratuarlarını ziyaret ediyor, sempozyumlara
katılıyorlar. Ve İsrail'in nükleer güç açısından
konumunun her iki ülke tarafından da reddedilmesine
karşın, İsrailli bilim insanları Amerikalı meslektaşları
ile birlikte nükleer patlama süreçleri üzerine
bilimsel makaleler yayınlıyorlar.
MSNBC'nin haberinden son iki not:
* 35 yaşındaki Dimona tesisleri ömrünü tamamlamak
üzere.
* 1989 tarihli bir Defense Intelligence Agency
(ABD) raporunda, İsrail yapımı Jericho füzelerinin
nükleer başlık taşıyabildiği gibi kimyasal başlık
da taşıyabildiğini belirtiliyor. Ülkenin en büyük
kiyasal ve biyolojik silah tesisi Tel Aviv yakınlarındaki
Nes Zionyaa'da bulunuyor. "Israeli Institute
for Bio-Technology"nin, savunma ve saldırı
araştırmalarının ev sahibi olduğu sanılıyor.
Kaynaklar:
The Observer
http://www.observer.co.uk/international/story/0,6903,953497,00.html
The Washington Post
http://www.washingtonpost.com/wp-dyn/articles/A40212-2003May10.html
MSNBC
http://www.msnbc.com/news/wld/graphics/strategic_israel_dw.htm
BBC
http://news.bbc.co.uk/1/hi/programmes/correspondent/2841377.stm
|