Yoğun gündemlerden geçerek Özgür Barikat'ın 3. sayısını çıkardık. İkinci sayımız "Ulusal Sorunda ABD Çözümü", "Yoldaşlık", "Mahir ve Devrim", "98 Notları" yazılarında bölücülük ve yasadışı örgüt propagandası yapıldığı gerekçesiyle toplatıldı. Geçtiğimiz süreçte Adana Temsilciliğimiz on gün içinde üç kez polis tarafından basıldı. Bütün bu uygulamalar artık Türkiye'de olağan hale geliyor. Devletin devrimci hareketi sindirme ve yok etme politikasının bir parçası olan bu türden baskıların bizi yıldıramayacağını söylemiştik, söylüyoruz, söyleyeceğiz.
Ülkemiz koşullarında gündem öyle hızla değişiyor ki; bu şartlarda aylık dergi çıkarmanın zorluğunu yaşıyoruz.
Eylül ayı yine kanlı bitirildi. 26 Eylül gecesi Ankara Ulucanlar Cezaevi'ne saldıran devlet 10 devrimci tutsağı katletti. Bu sürecin değerlendirilmesini ve ardından gelişen eylemlilikleri içeren bir gündem panaroması hazırladık. Ulucanlar katliamı göstermiştir ki, oligarşi devrimci tutsakları hücrelere gömmek için saldırı dalgasını boyutlandıracak. Devletin "yalnızlaştır, teslim al, yok et" politikasına karşı devrimci tutsakların yanıtı nettir. Bizlere düşen, devrimci direniş hattını örmektir.
17 Ağustos depreminin ardından dört ay gibi uzun bir süre geçmesine rağmen deprem bölgesinde halkın yaraları hala sarılmadı. Gelenek olduğu üzere yapılan yardımlar depremzedelere ulaştırılmadı. Kaybolan prestijini yeniden kazanmak için devletin "tüm" kurumları işbaşında. Mehmet Kutlular ve Merve Kavakçı operasyonlarıyla yaratılmak istenen laik-şeriatçı çatışması senaryosu, A. Taner Kışlalı suikasti ile bir başka boyuta taşındı. Daha öncekiler gibi bu suikastında faili bellidir, bir kez daha kendini çok açık biçimde ele vermiştir.
11 Ekim 1971'de kaybettiğimiz Türkiye Devrimci Hareketi'nin büyük değerlerinden Hikmet Kıvılcımlı'yı dergimizin sayfalarında selamlıyoruz. Dünyanın ve ülkemizin olumlu birikimlerini kendi var olma nedenleri olarak algılayan geleneğimiz, farklı düşünceyi iyi ve doğru algılayarak onlarla sosyalist bir kimlikle tartışabilmenin önemini savunmuştur. Bu vesiliyle Kıvılcımlı şahsında; tüm dünyadaki devrim savaşçılarını bir kez daha sevgiyle selamlıyoruz.
Daha önce Barikat Dergisi'nde yayınlanan "sosyalizmin sorunları" dosyası bu sayımızda sona eriyor. Bir düşü gerçeğe çeviren Ekim Devrimi, yalnızca Rus Proletaryasının değil, tüm dünya ezilenlerinin ışığı olmaya devam ediyor. Devrimci hareket yaşanan pratiklerden çıkaracağı derslerle dünya halklarını bağımsızlık ve sosyalizm yolunda yeniden ayağa kaldıracaktır. YDD'nin tasfiyecilik saldırısına karşı, devrimci duruşu koruyabilmenin yolu budur. Bu bilinçle bir kez daha haykırıyoruz sosyalizm kazanacak.
Yeni insanın simgeleştiği Che, Bolivya dağlarında katledilişinin ardından 40 yıl geçmesine rağmen hala ezilen halkların yol göstericisidir. 21. yüzyılda emperyalizme karşı direnen Küba Halkı'nı ve Che'yi devrimci çoşkumuzla kucaklıyoruz. Ya özgür vatan ya ölüm.
4. sayımızda buluşmak dileğiyle...