Aşağıda TEKSTİL İŞÇİLERİ DAYANIŞMA DERNEĞİ (TEKİŞ-DER)
başkanı Neriman ZENGİN ile yaptığımız röportajı
yayınlıyoruz.
BARİKAT: Derneğinizin kuruluşu hakkında bize bilgi
verir misiniz?
Başkan Neriman ZENGİN: " Tekstil İşçileri
Dayanışma Derneği (TEKİŞ-DER) 15 Şubat 1992 tarihli
başvuru ile kurulmuş olup, merkezi İstanbul Maltepe'dedir.
Derneğimizin henüz şubeleri mevcut değil ancak
ilerde çeşitli illerde şubeler açmayı düşünüyoruz
ve bu yönde çalışmalarımız var.
BARİKAT: Tekstil işçileri ile ilgili bilgi verir
misiniz?
N.Z.: Derneğimizin kuruluşuna neden olan tekstil
işçilerinin durumu tek kelime ile içler acısıdır.
Denilebilir ki en yaygın sektör tekstildir ve
yine işçi sınıfı içinde en örgütsüz kesimdir.
Keza gencecik bedenlerin ve ellerin çok ucuza
çalıştırıldığı ve ülkede varolduğu kadarıyla bile
haklardan yoksun bir sektördür.
Şunu da belirtelim; ilerde çeşitli verilerle tekstil
işçilerinin içinde bulunduğu durumu içeren yayınlar
yapacağız,kamuoyuna açıklamalarda bulunacağız
ve o zaman bu söylediklerimizi herkes daha somut
olarak görecektir. Ki, bu, derneğimizin öneminin
anlaşılmasına da yardımcı olacaktır.
BARİKAT: TEKİŞ-DER'in amacı hakkında bilgi verir
misiniz?
N.Z. : Genel olarak derneğimizin amacını anlamak
için yaşadığımız sisteme bakmak yeterli ama yine
de açıklık getirelim. Demokratik mücadele platformunda
yerini almaya çalışan derneğimizin amacı, tüm
tekstil işçileri arasında dayanışmayı, birlikte
hareket etmeyi ve kültürel gelişmeyi sağlamak,
işçilerin ekenomik ve sosyal durumlarını iyileştirmek
ve kısacası işçi sınıfının mücadelesine katkıda
bulunmak, demokratik platformun bir parçası olarak
kendi örgütlenme tipine göre üzerine düşen emekten
yana görevleri yerine getirmek...
BARİKAT: Derneğiniz pek örneğine rastlanmayan
bir alanda faaliyet gösteriyor. Ne gibi faaliyetleri
gerçekleştirmeyi öngörüyor ?
N.Z.:Derneğimiz çok yönlü faaliyet öngörülerine
sahiptir. Aynı zamanda bu faaliyetler derneğimizin
görevleridir de. Derneğimiz aşağıdaki faaliyet
ve görevleri hedefliyor:
- İşsiz kalan tekstil işçilerinin en kısa sürede
ve mümkün olduğu kadar uygun şartlarda yeniden
iş bulabilmesi için bilgilendirme ve güçbirliğini
sağlamak.
- Ekonomik açıdan ve sağlık sorunları açısından
yardıma ihtiyacı olan tekstil işçilerine dernek
üyesi diğer tekstil işçilerinin yardımını sağlamak.
- İş koşullarının sağlık açısından eyverişli olup
olmadığını araştırmak ve kamuoyuna sunmak.
- İşçi sınıfının kendi hakları ve sorunları için
seminer, toplantı ve paneller düzenlemek.
- Tekstil işçilerinin çalışma saat ve ücretlerinin
takipçisi olmak ve gerekli bilgileri kamuoyuna
sunmak.
- İşyerlerinde verilen yemeklerin, işçilerin muayene
ve tedavilerinin, ulaşımın durumu üzerine araştırmalar
yapmak, demokratik bir kuruluş olarak bu konudaki
görevleri yerine getirmek.
- İşçilerin birlik ve dayanışmasını sağlayıcı
her türlü etkinlik ve bilinçlenme faaliyetleri
yürütmek .
- Ve ülkemizde emeğin yanında, onun mücadelesinin
yanında yer alarak bir demokratik kurum olarak
mücadele vermek.
Kısaca ifade etmeye çalıştık. Ayrıntılı olarak
bunlar tüzüğümüzde bunlar yer almaktadır.
Ve şunu da belirtelim ki, amaçlarımız arasında
dünya tekstil işçileri ile de olabildiği ölçüde
dayanışma içinde olmak ve çeşitli etkinlik alışverişinde
bulunmak da vardır.
BARİKAT: Derneğinize üyelik koşulları nedir? Derneğinize
herkes üye olabilir mi?
N.Z.: Derneğimize başta tekstil işçileri olmak
üzere, ttüm fabrika, atölye, şantiye ve diğer
işyerlerinde çalışan ve emeğiyle geçinen, emektein
yana bütün insanlar üye olabilirler.
BARİKAT: Türkiye'nin koşullarını nasıl görüyorsunuz?
N.Z.: Türkiye'nin koşullarında öz itibarıyla
dünden bugüne değişen bir şey olmadığını düşünüyoruz.
Derginiz de yeterince işliyor. Onun için kısaca
ifade edelim. Görülen nedir? Yine işkence, baskı,
zam, emek düşmanlığı, yoğun sömürü, sorgusuz sualsiz
sokak infazları ve kürtlere uygulanan zulüm ve
vahşet!... Onca demokrasi ve demokratik uygulama
vaadlerine karşın bunlardan hiçbiri yerine getirilmemiştir.
Koalisyon hükümetinin de cözüm olmadığı ortaya
çıkmıştır. Zaten bunları beklemek de saflık olur.
Çünkü bütün bunlar düzenden kaynaklanıyor ve bu
düzen ise ücretli kölelik düzenidir. Çark dönüyor,
düzen devam ediyor!..
BARİKAT: Demokratik kuruluşların, işçi ve emekçilerin
demokratik mücadele ve eylemliliklerinde bir genişleme
ya da yükselme var. Bu durumu nasıl değerlendiriyorsunuz?
Bu alandakı perspektifiniz nedir?
N.Z.: Biz şunu düşünüyoruz. Bu düzen devam ettikçe
onun ayakları olan (baskı, sömürü, zulüm, vahşet,
işkence, yasaklar ve özgürlüklere saldırılar vb.)
şeyler de devam edecek. Bu bilinçle hareket etmek
esas olmalıdır. Ancak bu böyledir diye yapılacak
bir şey yoktur anlamına gelmez. Aksine, örgütlenmek,
dayanışmayı güçlendirmek, mücadele etmek, direnmek
ve düzene /kurumlarına yaptırımcı olmak gerekir.
Düzen içinde elde edeceğimiz ve kullanacağımız
(kullanmamız gereken) şeyler vardır ve bunlardan
cazgeçmemeliyiz. Demek ki ne düzene uyum sağlamalıyız,
ne de düzende hakkımız olanı almak/kullanmak için
mücadeleden uzak durmalıyız. Biri diğerinin alternatifi
değildir.
Bu perspektiften hareketle, örgütlenmek, legal
olanaklardan yararlanmak ve hakkımız olanı gücümüzle
almak gerekiyor. Bugün alınması gerekeni bugün,
yarın olanı yarın... Bu anlamda toplumda yaygınlaşan
demokratik güçlerin örgütlenme eğilimini, demokratik
kuruluşlara yönelimi ve son dönemde demokratik
güçlerin eylemliliklerin, işçi ve emekçilerin
direnişlerini coşkuyla destekliyoruz. Yeterli
değil ama güzel!.. Derneğimiz bu mücadele ve direnişlerin
yanında yer almaktadır.
Bu arada bir-iki noktayı vurgulamak istiyoruz.
Demokratik kuruluşlara örgütlenmelere (sendikalara,
derneklere) yönelik eleştirilerimiz de var. Ki
bunların başında, ekonomik-demokratik konularda
(daha çok da ekonomik ağırlıklı) gösterdikleri
dayanışmayı, güçbirliğini ve duyarlılığı Kürt
sorunu ve Kürtlere karşı yapılanlar konusunda
göstermemeleri geliyor. Bir ücret artışı kadar
önem verillmiyor. Keza sokak infazları için de
aynı şey söylenebilir...
BARİKAT: Son olarak söylemek istediğiniz bir
şey var mı?
N.Z.: Derneğimiz kendi çapında amacına uygun
olarak işçi sınıfının sorunlarına sahip çıkmaya
çılışıyor ya da bunu amaçlıyor. Elbette bu her
şey demek değil ve abartılacak bir yanı da yok.
Ama bir şeyler yapabileceğimizi düşünüyoruz. Tekstil
işçilerinin, işçi kardeşlerimizin derneğimize
üye olmasını, onun iyiden, güzelden yana etkinliklerine
katılmasını arzu ediyoruz.
Bitirmeden önce, derneğimizin kurullmasında emeği
geçen arkadaşlarımıza,yönetim kurulu üyesi arkadaşlarımıza
sevgilerimi ve teşekkürlerimi iletiyorum. Onların
katkısını hiç unutmayacağız.
İnanıyoruz ki emek ve emekten yana direnenler
kazanacaktır.
Barikat'a sevgiler ve başarılar...
|