Turgutlu: Mayateks Fabrikasında İşçi Kıyımı
|
İhracata ve iç tüketime yönelik giyim eşyası üreten
MAYATEKS firmasının Turgutlu şubesinde işçilerin uyanışı...
işkence denebilecek koşullarda mesailerle birlikte günde
15-20 saate yakın çalıştırılıyor olmalarına karşın aldıkları
komik denebilecek (500-600 bin lira) ücretlerini artırabilmek
için örgütlenme kararındalar....
12 Eylül cuntasının amaçlarından en önemlisi bilindiği
gibi,örgütsüz,yıldırılmış,hakkını arayamayan bir toplum
yaratmaktı. Bu amaçlarını yasal düzeyde de somut biçimlere
sığdırdılar, işverenlerin önerileriyle ve işçilerin
aleyhine olarak düzenlenmiş çalışma yasaları sendika
yasalarının amacı ta baştan beri bu idi.
Ama işçi sınıfı öyle dolmuş ki artık bu baskı yasaları
bile onun hak arama savaşını engelleyemiyor.
MAYATEKS'de işçiler arasında konuşmak yasak,çay,sıgara,yemek
yok... Tuvalete gitmek bile sorun... Doktor yok,müdür
işçilere toplama kampı komutanı gibi davranıyor...Burası
MAYATEKS!.. Bırakın 12 Eylül kanunlarını, orman kanunları
geçerli bu işyerinde... Öyle ki yakın zamanda işe giren
30 işçi bu koşullara dayanamayıp işten ayrılıyor.
MAYATEKS işçileri mart ayında bu çağdışı koşullara ve
aşırı emek sömürüsüne karşı sendikalaşma kararı aldılar.
Çok kısa sürede 87 işçi TEKSİF sendikasına üye oldular.
Bu aşamada işler karışıyordu tabii. Sendikalaşma olayını
öğrenen işveren işçi kıyımı çarklarını çalıştırıyor,
önce 13 işçiyi, iki gün sonra 38 işçiyi ve sonra 5'ini
daha işten atıyordu.
Ama işçiler yılmadılar, neler yapılabileceğini tartışmak
için (Turgutlu'da kendi sendikalarının şubesi olmadığından)
TEK GIDA-İŞ şubesinde toplanmaya başladılar.
Bu toplantılarda korku,yılgınlık yoktu; coşku ve işverene
karşı haklarını koruma kararlılığı vardı, ilk eylem
olarak,başlarında TEKSİF-Manisa şube başkanı olmak üzere
sembolik bir yürüyüş yapma kararı alındı ve gerçekleştirildi.Yürüyüş
gazeteler ve başta BARİKAT olmak üzere bazı dergiler
tarafından izlendi. Ertesi gün işyerine gidip üretimi
durdurma girişimi ise polis tarafından engellendi.Sabah
saat 7.30'dan öğle saatlerine kadar işyeri önünde protestolarda
bulunan işçileri Çimse-İş sendikası, Eğitim-iş, Eğit-Sen,
Belediye işçileri, Belediye Memurları Derneği ve olaya
duyarlı olan demokrat,aydınlar,işçiler desteklediler.
Basın ve dergiler de oradaydı.
Polisin zorlaması sonucu işçiler öğle sonrasında Tek
Gıda-İş şubesine giderek protestolarını orada sürdürdüler.Sendika
başkanının işverenle görüşme talepleri sonuçsuz kaldı.
Öğle sonrasında ise işçi sınıfı dayanışmasının en güzel
örneklerinden biri yaşandı. MAYATEKS'in çalışan işçileri
de işi bırakarak protestocuların arasına katıldılar
onlara kardeşlik duygularını ortaya koydular.
İşveren ise, duruma kılıflar bulmakla meşguldü. 19 martta
"tadilat" vb. gibi gerekçelerle işyerini geçici
kapatacağını bu nedenle işçileri çıkardığını bayram
sonrası tekrar üretime başlandığında bu işçileri alacağını
bildirdi.
Sendika ve işçjler örgütlülüklerini kararlılıklarını
koruma kararı aldılar ve bayram sonrasını beklemeye
başladılar. Bu arada Turgutlu'da varolan sendikalar
da periyodik olarak toplanıp durum değerlendirmesi yapıyorlardı.
Aslında MAYATEKS ülkemizin genel manzarasının bir parçasıdır.
Ya da şöyle diyebiliriz: MAYATEKS'te olanlar bütün ülkede
olanların bir simgesidir. Vahşi sömürü ve orman kanunları
bu ülkede işverenler için adeta kural halindedir.
Ama işçi sınıfı da artık boynunu büküp oturma yolunu
seçmiyor. Bütün "yasal" engellere ve baskılara
karşın en meşru hakları için kararlılıkla mücadele ediyorlar.
Savaşırken öğreniyor-lar,öğrendikçe daha bilinçli mücadelenin
yollarını keşfediyorlar.
MAYATEKS işçileri bu inanç ve kararlılıklarını fabrika
önündeki direnişte yazdıkları dövizlerde açıkça ifade
ediyorlardı:
"İŞİMİZİ İSTİYORUZ!".
“SENDİKALAŞMA HAKKIMIZ ENGELLENEMEZ!"
"İŞÇİYİZ HAKLIYIZ KAZANACAĞIZ"
|