Güncel
Şehitlerimiz
Barikat
Kültür
Tarih
Kitaplar
Dizi Yazılar
Görüşler
Linkler
Ana Sayfa
 
Arşiv
Makale Dizini
 
Sosyalist Barikat Bütün YAY-SAT Bayileri ve Kitapçılarda

 

Röportaj

Maliye-Sen 3. Nolu Şube Başkanı Fahrettin Aslan'la 22 Şubat eylemliliği öncesi yapılan röportaj:

BARİKAT: Sizce kamu emekçilerinin sendikal mücadelesi nasıl olmalıdır?
FAHRETTİN ARSLAN: Hedeflerimiz Grevli ve Toplu sözleşmeli yasal bir sendikadır. Bunu ele aldığımızda temel ilkemiz, gerek dünyada gerekse ülkemizde ekonomik ve siyasal gelişmelerden bağımsız bir sendikacılığın olamayacağı gerçeğidir.
Grev ve Toplu Sözleşme hakkı sadece bizimle sınırlı olmadığından dolayı diğer kamu emekçilerinin ve işçi sınıfının birleşik mücadelesine ihtiyaç var. Bu bir zorunluluktur.

BARİKAT: Memur hareketinde, iktidara karşı bir tepkisellik çok net olarak görülüyor. Bu tepkisellik yeteri kadar örgütlenebiliyor mu?
F. ARSLAN: Kamu emekçileri hareketinde kendiliğinden bir çıkış olmadı. Başından beri işçi sınıfının birleşik mücadelesinin bir parçası olmaya çalışıyoruz. Bunun yanında çeşitli eksikliklerimiz var. Bir kere nicel anlamda hedefimize ulaşmış değiliz. Nitel anlamda kurumsallaşma sıkıntılarımız var. Bu sıkıntılarımızın aşılması için, sendikal demokrasiyi daha çok işletmek gerekiyor. İnsanların demokratik bir şekilde düşüncelerini ifade etme ortamlarının yaratılması, işyeri temsilciliklerinin işletilmesini ve bürokratik yapılanmalardan kesinlikle kaçınılmasını düşünüyoruz. Biz toplantılarımızı kitleye açık yapıyoruz.
Bunların yanında, eğitim de en az örgütlenme kadar öneme sahiptir. Eğitimde sınıf bilinci içeren programlar olmalıdır.Yani ülkenin ekonomik ve siyasi gelişmelerini bir bütün olarak ele almalıyız.

BARİKAT: Başarı oranınız nedir.?
F. ARSLAN: Düşüncelerimizi şube olarak hayata geçirmeye çalışıyoruz. Fakat yeterli bulmuyoruz. Sendikal yönetimlerle taban arasında bir fark var. Tabii işçi sendikalarındaki gibi bir uçurumdan sözetmiyorum. Bu farklılıkların sendikal demokrasi ve eğitimle giderilebileceğini düşünüyoruz.

BARİKAT: 13 Ocak eylemliliklerini nasıl değerlendiriyorsunuz?
F. ARSLAN: 13 Ocak'ta % 90'a varan yüksek bir noktada iş bırakıldı. Bu anlamda iş bırakma hükümete bir uyarı niteliği taşıyor. Her ne kadar medya bunu farklı şekilde çekmeye çalışsa da 13 Ocak'ta elde ettiğimiz başarı kamuoyunda olumlu bir şekilde destek buldu.

BARİKAT: KÇSP 22 Şubat Mitingine hazırlanıyor. Bu konuda ne düşünüyorsunuz?
F. ARSLAN: Bu eylemin muhtevası, 13 Ocak eylemini aşmalıdır. Yani uyarının devam etmesi ve hakların ancak mücadeleyle alınabileceği gerçeğini sahiplenmeliyiz. Bu yanıyla 22 Şubat hazırlıkları bazı olumsuzlukları içermektedir. Bazı sendikaların iş bırakma önerilerini geri çekmesi bir zorunluluktur.
Biz şube olarak, kamu emekçilerinin artık kamuoyu yaratma eylemliliklerinden çıkıp sonuç alıcı eylemliliklere dönüşme zamanının geldiğine inanıyoruz.

BARİKAT: KÇSP 22 Şubat eylem kararını tabanda yeteri kadar tartıştıramadı mı? Şubeler ile merkez arasında iletişim kopukluğu mu var?
F. ARSLAN: Pratik anlamda KÇSP'nin almış olduğu karar, alınış biçimiyle doğru, fakat yeteri kadar ajitasyon ve propaganda çalışması sağlanamadığı görüşündeyiz.
13 Ocak eylemliliğinde diğer demokratik kitle örgütleri ve işçi sendikalarıyla birlikte ortak komitelerde çalıştık. 22 Şubat bu muğlaklığı taşıyor. Biz şunun bilincindeyiz; grev, toplu sözleşme ve buna bağlı çeşitli haklarımızın alınması işçi sınıfının vereceği iradi mücadeleye bağlıdır. Ayrıca kendi merkezimizle ve diğer kamu çalışanlarıyla birlikte olma zorunluluğumuz var. Bu bağlamda KÇSP içindeki olumsuzlukların giderilmesi noktasında bir bakış açısı yaratmaya çalışıyoruz.

BARİKAT: KÇSP'nin iktidara süre tanıyarak, memur sendikalarıyla ilgili tasarı ele alınmadığı taktirde oy gücümüzü kullanacağız şeklinde açıklamasını nasıl değerlendiriyorsunuz? KÇSP bir baskı gücü olarak, oy potansiyelini yönlendirecek kadar tabana hakim midir?
F. ARSLAN: Bu kadar önemli siyasal bir konuda düzen partileriyle pazarlık yapılmasını doğru bulmuyoruz. Ayrıca oy gücü nasıl kullanılır, bu noktada bağlayıcı bir karar alamayız. Çünkü sendikaların her düşünceden ve her partiden insanlara açık olduğunu biliyoruz. Böyle bir karar alsak bile fiili anlamda uygulanmayacağı bellidir.

BARİKAT: TÜM BEL-SEN seçim öncesi bazı "sosyal-demokrat" belediyelerle toplu sözleşme imzaladı. Bu toplu sözleşmeler KÇSP'nin içinde bulunduğu konum açısından ileri bir durum olabilir mi?
F. ARSLAN : Grev ve toplu sözleşme hakkını birbirinden ayırmak mümkün değil. Sendikaların gereği grev ve toplu sözleşme iç içedir, bir bütündür. Böylesi bir sözleşme ancak semboliktir. Çünkü yapılabilmesi için tabanın karar sahibi olması, yani çalışanların taleplerini içermesi gerekir.

BARİKAT: Grev hakkı olmasa da sendikal mücadelede meşruiyet zemini sağlaması açısından önem taşımıyor mu?
F. ARSLAN: Grev ve toplu sözleşmeli sendikal mücadele kesinlikle bir ilke sorunudur. Bu anlamda iyi niyet sözleşmeleriyle, Grev ve toplu sözleşmenin içini boşaltmak tarihi bir hatadır. Bu yapılan sözleşmeleri kazanılmış bir hak olarak görmüyoruz.

BARİKAT: Biliyorsunuz devlet bir kriz içinde, devalüasyonlar yapılıyor, özelleştirme programıyla mevcut işçi sendikalarının altının oyularak, sendikasızlaştırma çabalarının olduğu bir süreçte, size göre iktidar memur sendikalarıyla ilgili neyi tasarlıyor?
F. ARSLAN: Siyasi iktidarın tavrı başından beri oyalama yönünde. Sizin haklarınızı doğru buluyoruz, destekliyoruz demelerine rağmen, kamu emekçilerini bir bekleyişte tutmaktan öteye geçmediler. En son yaşanan TBMM'de milletvekilleriyle ve partilerin grup başkanlarıyla görüşmelerde belli oldu. Biraz daha bekleyin şeklindeki telkinden öteye çabaları olmadı. Bilakis bizleri oyalama tavırlarına devam ettiler.

BARİKAT: 22 Ocak tarihli Aydınlık gazetesi bu taslağı başarı olarak değerlendiriyor.
F.ARSLAN: Bu bir manüplasyondur. Hükümetin, memur hareketini nötralize etmeye, onun sokağa taşmasını önlemeye çalıştığını görememek yanılgıdan öteye siyasal körlüktür.

BARİKAT: Bu durumda kamu emekçileri hangi adımları atmalı, neleri hedefleyebilmelidir?
F. ARSLAN: Bizim esas gücümüz mücadelemizdir. Kendi örgütlülüğümüzün hareket etmesiyle ve yapacağımız eylemliliklerle ancak haklarımızı alabiliriz.

BARİKAT: Devlet güdümlü sendikalar araya sokulmak isteniyor. Türk Kamu-Sen gibi faşist sendikalar tabanda bölünme yaratabilir mi?
F. ARSLAN: Artık varolan eylemliliklerimizle kendi hukukumuzu kendimiz yaratmış durumdayız. Devletin denetiminde olan, geri, ırkçı, faşist yapılanmaların memur sendikalarını bölmeye yönelik faaliyetleri vardır. Bizlerin sendikal mücadelesini önleyemeyen, meşru hak ve taleplerimizi önleyemeyen hükümet, karşımıza bu sefer bu yapıları çıkardı. Bunun örneklerini eylemliliklerimizde somut olarak yaşadık. Eylemlerimizi sabote etmeye, kırmaya yönelik faliyetleri oldu. Biz tabii ki onları kurum olarak görmüyoruz.

BARİKAT: Kürt sorununa ve kirli savaşa yönelik bakış açınızı öğrenebilir miyiz?
F. ARSLAN: Resmi ideoloji Kürt sorunu diye birşey olmadığını söylüyor. Bilimsel olmayan inkarcılık, bizleri insani olarak etkilemenin yanında ekonomik olarak da etkilemektedir. Savaşa trilyonlar harcanıyor, maaşların arttırılması sözkonusu olduğunda da bütçede yok deniliyor. Bu yönüyle bizleri doğrudan ilgilendirmektedir. Fakat devletin yaratmış olduğu baskıcı faşizan tutum, insanımızı bu konuda ürkek kılmaktadır.
Sendikaların ülkenin siyasal gelişiminden uzak tutulması halinde bu kurumların dağılacağı, güdükleşeceği açıkça ortadır. Kürt sorununun mutlaka sendikaların eğitim programlarında yer verilmelidir. Bugün yapılan harcamalar işçi sınıfına ödetilen, onların sırtına yüklenilen bir yüktür. Bu anlamıyla harcamaların durdurulması işçi sınıfının ve bizde işçi sınıfının bir parçası olduğumuza göre, bizim yararımızadır

BARİKAT: Son olarak Maliye-Sen'in diğer kamu sendikalarından farklı yanları nelerdir?
F. ARSLAN: Her şeyden önce devletin gelirlerini tahsil eden kurumlarda örgütlenmesidir. Bu kurumlar hayali şirketlere para ödenilen yerlerdir. Bizim iş bırakmamız milyarlara varan tahsilatın yapılmaması anlamını taşıyor. Bu yanıyla da devletin en can alıcı noktasında bulunuyoruz.

BARİKAT : Başarılar diliyoruz.


 

 

 

 

 

sbarikat@hotmail.com
barikat@barikat-lar.de
Sosyalist Barikat / Aylık Sosyalist Dergi
Yönetim Yeri: Çakırağa Mah. Abdüllatif Paşa Sk. 4/5 Aksaray-İstanbul
Telefon/Faks: (0212) 632 23 19
Adana Büro: Ali Münüf Cad. Büyük Adana İş Hanı Kat: 4/29 Adana
Tel-Fax: 0322 352 17 92