Her 21 Mart’ta dağlarda ve ovalarda, meydanlarda
yanan Newroz ateşleri Ortadoğu’da varlığına ve
kimliğine sahip çıkan bir halkın isyan çığlığıdır.
Kürt halkının militan direnişi özgür bir ülkeyi
yaratacaktır. Newroz, yakılacak olan özgürlük
ateşinin kıvılcımı, Halepçe ve Gezi Haziran halk
direnişinde yitirdiklerimiz ise özgür ve birleşik
bir ülkenin teminatı olacaktır.
Newroz kutlamalarının yapıldığı her alanda Kürt
Halkı ile omuz omuza olacağız. Demirci Kawa’dan
alınan özgürlük meşalesi, Halepçe’li bir çocuğun
gülüşü, anti-emperyalist, anti-oligarşik devrim
mücadelesi için, özgür ülke ve özgür halklar için
yeniden canlanacak.
Uğruna savaşmaya değecek gerçek bayrak bu cephenin
halk tarafında bulunmaktadır. O bayrak, bu topraklarda
yeni bir olgu da değildir. Mart ayı bu bakımdan
coğrafyamızın en önemli ayıdır. 30 Mart 1972 Kızıldere
ve 21 Mart Newroz… Mahir ve Demirci Kawa… Her
ikisi de coğrafyamızın en simgesel kişilikleridir.
Biri, Türkiye devrimci hareketinin milat noktasıdır,
Kızıldere'de yanan meşaleye, gösterdiği yola çevirelim
başımızı. Diğeri Kürt halkının muazzam isyan potansiyelinin
sönmeyen ateşi…
Son 10 ayda görüldü ki, oligarşi ve AKP’nin “demokrasi
ve özgürlük” söylemi koca bir yalandır, bu devasa
sorunu bırakalım çözmeyi, ciddi biçim de ele aldığı
bile söylenemez. Demokrasi ve özgürlük mücadelesi,
burjuvazi ve onun çeşitli partilerinin (AKP, CHP,
MHP vb) değil, işçi ve emekçi sınıfların, Aleviler
ve farklı inanç sahiplerinin, Kürt ulusu ve tüm
ezilenlerin omuzlarındadır.
Newroz ateşinin etrafında birleşen Kürt halkı
ile Gezi İsyanında kardeşleşen tüm halklar, bu
çürümüş, kokuşmuş faşist düzenden hesap soracak,
barış, özgürlük ve eşitliği kendi elleriyle getirecektir.
Hem Gezi ve Haziran halk direnişi, hem de Kürt
ulusunun özgürlük mücadelesinin geldiği aşama,
bir kez daha, Türkiye halkı ile Kürdistan halkının
ilişkisini, bunun güncel süreçlerde aldığı biçimi
öne çıkarmıştır. Türkiye ve Kürdistan halklarının
mücadelesi enternasyonal bir mücadele olmalıdır.
İşçiler, emekçiler, Kürt halkı ve tüm ulusal topluluklar,
Aleviler, tüm ezilenler birleşmeliyiz. Gezi ve
Haziran halk direnişi, bu yağma düzenine karşı
direnmeyi ve birleşmeyi öğretti. Rojava'dan Amed’e
Kürt halkı kendi özyönetimi için ayağa kalktı.
Şimdi bunlardan güç alarak, haramilere karşı birleşmenin,
yeni sömürgeci düzenin bize sunduğu sözde “seçenekleri”,
elimizin tersiyle itmenin, kendi kaderimize sahip
çıkmanın zamanıdır.
Varsın zalimler, emperyalist haydutlar, işbirlikçi
sömürücüler kendi aralarında tepişip dursunlar;
varsın resmi ve gayrı-resmi cinayet şebekelerini
üzerimize salsınlar; Gezi- Haziran halk direnişi
ve Newroz, bu iki ırmak, bu iki ateş topu, halkların
büyük yürüyüşünün en ön safında yolumuzu aydınlatmaya
devam edecek.
Elbette Rice’ın olduğu kadar bizim de bir “Büyük
Ortadoğu” Projemiz var! Halkların, eşit, özgür,
kardeşçe yaşadığı, büyük bir Ortadoğu, Kawa’dan,
Mazlum’dan, Mahir’den, Abu Ali Mustafa’lardan
akıp gelen büyük bir yürüyüşün eseri olacaktır.
Emperyalizme ve Sömürgeciliğe Karşı Mahir ve Demirci
Kawa’nın yolunda İleri!
Yeniden dirilişin adıdır Newroz!… Kötülüğe, zulme
direnmektir! Özgür ülkede insanca yaşamı savunmaktır
Newroz!
Adalet, eşitlik ve özgürlüğün var olduğu bir dünya
mücadeleyle kazanılır…
Halepçe soykırımının öfkesi, Gezi Haziran halk
direnişinin ruhu ve Newroz ateşinin tüm yakıcılığı
ile Kürt halkını selamlıyoruz. Newroz Piroz Be!
Yaşasın Newroz / Bijî Newroz…
Bijî Şorej û Sosyalîzm / Yaşasın Devrim Ve Sosyalizm
EMEK VE ÖZGÜRLÜK
CEPHESİ
|