Güncel
Şehitlerimiz
Barikat
Kültür
Tarih
Kitaplar
Dizi Yazılar
Görüşler
Linkler
Ana Sayfa
 
Arşiv
Makale Dizini


 

 

52. Sayı - Haziran 2007

Kolombiya Halkının Devrimci Silahlı Güçleri-Halk Ordusu (FARC-EP) 1964’de Marquetalia Köylü Cumhuriyeti’nin ordu tarafından katliamla ezilmesinin ardından Komünist Parti’den esinlenen gerillalar tarafından kuruldu. Aynı yıllarda Ulusal Kurtuluş Ordusu (ELN) da oluştu. Kuruluşundan günümüze dek geçen süreçte 18-19 bin kişilik bir gerilla gücüne ulaşan FARC, Kolombiya’nın önemli bir bölümünü de kontrolü altında tutuyor.
FARC’ın 9. Ulusal Konferans belgelerinden bir bölümünü okurlarımıza ulaştırmayı önemli buluyoruz. Çeviri FARC-EP web sitesinden yapılmış ve bu arada Atılım Gazetesi’nde yayınlanan Politik Deklerasyon çevirisinden de önemli ölçüde yararlanılmıştır.

FARC’ın 9. Konferansı Gerçekleştirildi
Kolombiya halkına, toplumsal ve sosyal örgütlerine, işçilerine, Kolombiya’daki ve yurtdışındaki FARC-EP’nin kitleleri ve destekçilerine bu yılın Ocak ayında Dokuzuncu Ulusal Gerilla Konferansı’nın başarılı bir şekilde gerçekleştirildiğini bildiririz. Devrimci kardeşlik atmosferinde bloklar, Birleşik Komutanlıklar, Özel Cepheler, Öncü Birlikler, Gruplar, Gerillalar, Müfrezeler, Özel Kuvvetler, Kent Birimleri ve Taktiksel Birimlerin tam katılımıyla, koalisyonu için demokratik bir hükümetin başı çektiği yeni Kolombiya’nın çıkarları planlar ve kararlar etrafında tam bir ideolojik ve politik birlikle, Kolombiya ailesinin geniş uzlaşım adına her türlü mücadele biçiminin birleşimi yoluyla iktidarın fethedilmesinde politik askeri mücadelenin amaçlarına tam onayla oy birliğiyle kabul edildi.
Ne başarısız olan Yurtsever Plan ne de Alvaro Uribe’nin efendisi George Bush ile örgütümüze yönelik yürütülen daha sonraki askeri imha operasyonları, Merkez Yüksek Komutanlık Sekreterliği tarafından hazırlanan tezleri ve merkezi belgeleri tartışmak ve incelemek maksadıyla yedi ay boyunca gerilla birimlerinin Merkez Yüksel Komutanlık üyelerinin beraberinde hareketliliklerini önlemekte başarılı olamamışlardır.
(…)

Yüksek Merkez Komutanlık Sekreterliği
FARC-EP, Kolombiya dağları, 26 Mart 2007

Büyük Anavatan, Yeni Kolombiya ve Sosyalizm İçin
9. Konferans Siyasi Deklarasyon

Kolombiya halkına selamlarımızı sunar, gringo (ABD askerleri) birliklerinin ulusal topraklardaki artan aşağılık eylemlerine, sivil halkı hedeflediği açıkça bilinen Kolombiya Planı’nın operasyonlarına rağmen 9. Ulusal Konferansımızı başarıyla tamamladığımızı bildiririz.
Şu sonuca vardık ki; bugün de aynen geçen yüzyıl boyunca olduğu gibi Beyaz Saray, ülkemizdeki siyasi çekirdeği şekillendiriyor, kendi devlet anlayışını empoze ediyor, kamu gücünün stratejilerini ve planlarını detaylandırıyor, Kolombiya’daki ticari hayatı, finans unsurlarının temellerini ve endüstriyi de yönlendiriyor ve yönetiyor. Öyle gözükmektedir ki, çeşitli hükümetler onun önünde dizleri üstünde secde etmiş haldedir ve başkanlar da gerçek hainler gibi davranmaktadırlar.
Bugün, 20. yy. boyunca da olduğu gibi, ülke derin bir krizin içinden geçmekte, bu krizin etkileri, yozlaşmış bir politik düzenin sonucu olan ekonomik, toplumsal, askeri ve manevi şiddetin gündelikleşmişliği yoluyla, zenginleri değil, halkı vurmaktadır. Üstelik bu düzen, hileli bir seçim sistemi ve satılmış büyük basın tarafından aklanmaktadır.
Bugün de her zamanki gibi, yerliler, köylüler, göçmenler ve ceşitli Afrika kökenli toplumlar, her ne pahasına olursa olsun topraklarına göz diken toprak sahiplerinin ve diğer büyük mülk sahiplerinin yasadışı saldırılarına maruz kalmaktadırlar.
Yarım yüzyıl önce olduğu gibi, şimdilerde de paramiliterler ve devletin faşist çetelerini örgütleyerek uyuşturucu trafiğinin sonsuz finansmanıyla beslenen iktidar sahipleri, büyük çiftlik ve para sahipleri, kendilerini sonsuza kadar hükümette tutmak için halka saldırmaktan ve halk içersinde terör tohumları ekmekten sorumlu olan polis ve askeri güçlerle omuz omuzadırlar. Bu çetelerle polis ve asker siyam ikizi gibidirler. Tüm bu nedenlerle bugün, yarım yüzyıldır olduğu gibi, rejimin hukukdışılığı ve devlet terörü, halkın ayaklanmasını gündeme getirmekte ve Kolombiya halkının isyan etme kutsal hakkını tüm dünya önünde meşru kılmaktadır.
Şu anda yürütülmekte olan ve “para-politika” denilen süreç (çetelerle devletin iç içe geçişi), siyasi iktidar, militarizm, çürümüş yönetim ve uyuşturucu trafiği arasındaki derin ve sağlam baglantıları kanıtlamaktadır. Aynı şekilde Alvaro Uribe’nin Medellin belediye başkanı, Antioquia valisi ve Sivil Havacılık şefi olduğu, İsrailli paralı askerlerin getirildiği ve Convivir’in (korucu sistemi, çn.) oluşturulduğu dönemde Uribe ile Pablo Escobar Gaviria, don Berna ve Castaño Gil kardeşler gibi çeteciler arasındaki bölgesel bağlantıların derin kökleri, yıllar önce açığa çıkmıştır. Bu utanmazca bağlaşıklık, 8000 denilen süreç boyunca da gözle görülür hale geldi. Kolombiya her zaman böyle kötü yönetilmiştir.
Ralito(1) komedisiyle oligarşi, devlet örgütlenmesine yerleşmiş olan mafyanın yükselişini gizlemek, ulusal pazarı onun narko-dolarlarıyla doldurmak ve kimi çetecilerin yargılanamamasını sağlamak istiyor. Bu çeteciler, bizzat parlamentodaki paramiliterlerce ve ulusal hükümet ile Uribecilerin hünerli ve paha biçilmez yardımıyla onaylanmış bir yasallıkla korunuyorlar.
Gelenekçi partilerin ve devlet kurumlarının karşı karşıya olduğu derin kriz ciddi şekilde var olan ekonomik ve sosyal dengesizliklerin bir yansımasıdır ve ancak geniş kitleler içinde, bağımsızlık, gerçek demokrasi, sosyal adalet ve yönetim ahlakı üzerine kurulu yeni ilişkiler yaratabilirsek aşılacaktır.
Fakat paralı gringo birlikleri ve generalleri Kolombiya’da kurumları ellerinde bulundurduğu sürece; paramiliter strateji devletin omurgasını oluşturduğu ve kamu iktidarının üç kolunda kuklaları aracılığıyla direktiflerini dayattığı sürece; Kızılderililerin, Afrika kökenlilerin, yarıcıların ve emekçi köylülerin topraklarının yağması ve bununla birlikte de topraklarından atılmaları sürdüğü müddetçe; neoliberalizm resmi strateji olduğu ve şu anda ECOPETROL’e yapılmaya çalışılan türden, -ki bunu bir onur meselesi ve bir kolektif zenginliğin savunusu eylemi olarak hep birlikte engellememiz gerekiyor- devlet işletmelerinin özelleştirilmesi sürdüğü müddetçe; DANE’nin (Ulusal İstatistik Yönetim Birimi) bir maniplasyon ve aldatma merkezi olarak çalışmayı sürdürdüğü; yolsuzluk ve bireysel zenginleşme Kolombiya politikasında temel yönlendirici olduğu sürece kriz sürecek ve genişleyecektir.
Kolombiya Devrimci Silahlı Kuvvetleri-Halk Ordusu (FARC-EP) bu krize yönelik politik çözüm bayrağını yükseltiyor. Bu çözüm, Kolombiyalıların çoğunluğunun katılımıyla yeni bir kurumsal inşa temelinde olabilecektir. Ülkeyi bütün demokratik ve ilerici potansiyelini kullanmaya yönelten “Yeni Kolombiya İçin Bolivarcı Platform”da bu yeni kurumsallığın yönünü işaret etmektedir.
İşte bu kararlılıkla biz, siyasi mahkumların değiş tokuşu önerimizi yineliyoruz.
Görüşmelerin başlaması için, devletin gerekli güvenceleri vermesi temeldir. Bunları tanımamak için öne sürülen gerekçeler, gerçeği kabullenme kapasitesi olmayan, tutsakların özgürlüğü ve yaşamıyla pervasızca oynayan hükümetin intikamcı ruhunu gizlemektedir.
Plan Kolombiya ve Yurtsever Plan başarısız olmuştur ve sadece gringo hükümetinin varlığını ve kötü yönetimini kolaylaştırmaya, rejimin sivil karşıtlarına yönelik baskı ve terörün artmasına, çürümüş yöneticilerin idari işlerden daha fazla beslenmesine, iletişim aygıtlarına boyun eğdirmeye ve yaşamı militarize etmeye hizmet etmiştir.
Dokuzuncu Gerilla Konferansı bir kez daha FARC’ın demokratik, egemen ve toplumsal adaletin varolduğu bir Kolombiya için mücadele yönündeki yeminini tekrarlar. Bu hedefe olan inancımız, şu anki çatışmanın sıcağında daha da artmıştır. Sekizinci Konferans’ta kararlaştırılan planların hayata geçirilmesi konusundaki bilanço olumludur; politik ve askeri gücümüz artmıştır; ölen, tutsak düşen ya da kaçan gerillalarla ilgili resmi veriler doğru değildir ve bunlar Kolombiya halkından saklanamaz. Güçlerimiz tüm ulusal topraklarda aktiftir ve güçlüdür; ülke ve uluslararası topluluk bunu bilmektedir.
Politik programımızı kitlelere taşımanın, isteyen her kesimde günlük eylem ve görevler etrafında istek ve hayalleri örgütlemenin hayati aracı olarak “Yeni Kolombiya İçin Bolivarcı Hareket”in yer altı inşasını geliştirmeye devam edeceğiz.
İktidar ve anavatanın inşası için mücadelenin vazgeçilmez unsuru olan Gizli Komünist Parti’nin örgütlenmesi ve güçlendirilmesine ısrarla devam edeceğiz.
Devlet terörüne, onur kırıcı gringo yönetimine, iğrenç neoliberalizme, latifundiyacılıktan kalan izlere ve yolsuzluk kanserine karşı en geniş birliği sağlamak için çabalarımızı yorulmaksızın sürdüreceğiz. Farklı senaryolar ve modellerle aynı amaçlar uğrunda mücadele veren herkesle buluşmaya çalışacağız. Anavatan için demokratik ve halkçı birlik yolunda taahhütlerimize uyacağız. Ülkemizde krizden çıkabilmek için demokratik, yurtsever ve derin halkçı içeriğe sahip hiç bir gerçek çözüm, FARC’ın katılımı olmaksızın yürütülemez. Her yerleşim yeri, mahalle, kasaba, belde vb.nde, toplumun iradesini, kurumsallıktan güç alarak yalnızca kendi kişisel çıkarı için çabalayanlara dayatmasını sağlayacak tüm doğrudan demokrasi modellerini güçlendirme yönelimimizi koruyoruz. Gerillayı, Bolivarcı militanları, savaş gazilerini, şehit düsen gerillaların ailelerini, savaş tutsaklarını, Sonia ve Simon’u, Bolivarcı çekirdeklerin ve gizli hücrelerin bileşenlerini, dostlarımızı, değişik halk örgütleri ve mücadele birliklerinin tüm bileşenlerini, esir değişiminin ve politik çözümün gerekliliğine ikna olmuş olanları selamlıyoruz. Onları, Alvaro Uribe’de simgeleşmiş bulunan, nefretin, savaşların, yalanların, misillemelerin ve devlet terörünün bu karanlığını aşmak için çabalarımızı ikiye katlamaya çağırıyoruz. Uribe, şeffaf ve realist bir davranışta bulunarak, paramilitarizmle kişisel bağları açıklığa kavuşuncaya kadar istifa etmeli ve aynı şekilde, paraco(2) çeteciler, belediye başkanları, valiler ve kongre üyelerince yönlendirilerek ona akıtılan oyların miktarını açıklamalıdır.
Kıtayı yeniden demokrasi rüzgarlarıyla sarsan Latin Amerika ve Karayip halklarını selamlıyoruz. Bağımsız yaşamımıza müdahale etmek isteyen gringolar karşısında, Kolombiya’dakinden farklı olarak, bağımsız tavırlarıyla halklarımızın onurunu temsil eden devlet başkanlarını selamlıyoruz. Latin Amerika’nın antiemperyalist geleceğini aydınlatan meşale olarak Kurtarıcı’nın (Simon Bolivar, çn.) düşüncelerini savunan, birliğin ve mücadelenin sembolü Kıtasal Bolivarcı Hareketi selamlıyoruz. Kolombiya için, şu anda olduğu gibi yoksullarla zenginler arası uçurumu derinleştirme yolunda değil, toplumsal eşitlik yolunda ilerleyen adil bir devlet inşa etme uğruna mücadelemizi sürdüreceğiz. En iyi geleneklerimizi, değerlerimizi ve zenginliklerimizi savunan, kendi kaderini tayin hakkı için ve 21. yüzyılın gerçekliklerine uygun bir toplumsal sisteme ulaşmak için, adalet için, Latin Amerikalı dayanışması için ve halklarımız için mümkün olan en üstün mutluluğa ulaşma yolundaki Bolivarcı düşüncenin gerçekleşmesi için:
Yeni bir Kolombiya, Anavatan(3) ve Sosyalizm bayrağımızdır!

Kolombiya Dağları, Ocak 2007

(1) 2003'te "barış süreci" adı altında Uribe hükümetinin paramiliter "Birleşik Özsavunma Örgütleri" ile imzaladığı anlaşma
(2) Uribe'ye ve paramilitarizmle gizli bağları bilinen devlet yöneticilerine halkın taktığı isim.
(3) Anavatan'dan kast edilen, Bolivarcı hareketin ve anti-emperyalistlerin kıtasal hedefi olarak Latin Amerika'nrın tamamıdır.


Başkanlara, Başbakanlara ve
Devlet Başkanlarına Açık Mektup

Baylar,
Sizinle Başkan Alvaro Uribe Velez’in neden olduğu Kolombiya halkının soykırımı ve dünyadaki en güçlü devlet olan ABD hakkında konuşmak istiyoruz.
Kolombiya’nın mevcut hükümeti gayri meşru ve yasadışıdır; zira narko-paramiliter korku tarafından yönetilmektedir. Bu kamçılı ülkeden gelen haberler bu iddiayı her gün doğrular. Kolombiya hükümeti her gün kan ve kokain ile boyanan bir hükümettir. Bu devlet, halkın zorla yerinden edilmesi, seçim hileleri ve paramiliter katliamlara dayalı olarak kurulmuştur. Paramiliter gansterler kongrenin mevcut üyelerinin yüksek bir oranının kendileri tarafından seçildiğini ve kendi yönlendirmelerine itaat ettiğini açıkça ifşa etmektedirler. Alvaro Uribe’nin yeniden seçilmesini garantilemek için bu parlamenter çoğunluğun 1991 Anayasasını değiştirdiği de biliniyor. Dışişleri Bakanı ve Uribe’nin gizli polis şefi paramiliter bağlarından ötürü hükümetten ayrılmak zorunda kaldı. Ceza Kurumu Anayasa Mahkemesi’nin ve cezaevine yollanmaya başlayan Uribista parlemanterlerine ve valilere karşı olan savcılığın sorumluluğundadır...
Dünyada Uribe kadar başka hiçbir meşru hükümet olmadığını yalnızca Washington iddia etmektedir.
Yağmacı neo-liberalizm adına, Kolombiya bir cehenneme dönüştürüldü. Wall Street’in açgözlüleri toplumsal uyuşmazlığı bastıran ve ulusötesi şirketlerin talanını koruyan terörist Ulusal Güvenlik Doktrini’nin yeni versiyonu olan “Demokratik Güvenlik” politikasını dayattı. Bu politika, ABD’nin yaptığı en son askeri teknolojinin kullanımı, topraklarımızda Kuzey Amerika askerlerinin artması, köylüleri öldüren ve ortadan kaldıran, geçimlik ürünü tahrip eden, çiftlik hayvanlarını çalan, kimyasal maddelerle kırsal toprağı tütsüleyen ve nüfusun kitlesel yerinden edilmesine neden olan Güney Komutası’nın “Yurtsever Planı” ile pekiştiriliyor. Bu devlet terörüdür ve Washington’ın talanı devam ettirme emriyle toprağı harap etmiştir.
Kuzey Amerikalı askeri birlikler Kolombiyayı terk etmelidir. Onlar bölgenin güvenliği, barışı ve bağımsızlık için gerçek bir tehdittir. Bu toprakların her türlü hükümete ve halkımıza karşı saldırganlık için bir üst olarak kullanılmasını istemiyoruz.
Bu ülkede olup bitenler büyülü gerçekçilik(*) değildir. Ölümler binlercedir; testerelerle parçalara ayrılan insanlar fantezi değildir. Kayıplar binlercedir; 4 milyondan daha fazla yerinden edilmiş yerel sakin bulunmaktadır. Savcılığın bulduğu toplu mezarlar dört bini aşkındır; kitlesel saldırılarda 150 binden daha fazla insan tutuklanmıştır; bir başka dilde yargılanmak üzere 500 civarında Kolombiyalı ABD’ye iade edildi. Uribe ve Bush, Kuzey Amerikalı ve Kolombiyalı birlikleriyle, paramiliterleri ve yasalarıyla ve uyuşturucu kaçakçılarından, iş adamlarından, sığır çiftliği sahipleri ve petrolden, muzdan aldıkları paralarla ölümün finanse edilmesiyle, günümüz dünyasında büyük bir insan hakları ihlali ve en ciddi insanlık krizlerinden birini yarattılar.
Burada yoksulluk, özelleştirme, işsizlik, açlık ücretleri, dış borçlar artarken toplumsal yatırımlar savaş tarafından tüketilmiştir ve ülke Serbest Ticaret Anlaşmalarıyla düzenbazlığıyla iflas ettiriliyor.
Bu korkunç soykırımın belirtisini görmemek imkansızdır. Dünyadaki demokratik hükümetler politik muhaliflerini ortadan kaldıran ve bunun dışında yatırımlarına ve mega projelerine tabi olan bölgelerin yerlilerini öldüren ya da yerinden eden şiddet içersinde palazlanan bir rejime desteği ve onayı kesmelidir.
Sayın Başkanlar, Başbakanlar ve Devlet Başkanları: Kolombiya halkının sizin hükümetlerinizin dayanışmasına ve saygın ülkelerinizin politik ve toplumsal örgütlerinin desteğine ihtiyacı var.
Bolivya Başkanı Evo Morales’e, Rio de Janeiro’daki MERCOSUR zirvesinde Kolombiya halkından yana sözler söyleyen ve yerinden edilen Kolombiyalıları topraklarına kabul eden Ekvador Başkanı Rafael Correa teşekkür ederiz.
Dünya hükümetlerine Kolombiya’da yaşanan toplumsal ve silahlı çatışmadan politik bir çıkış arayışını teşvik edecek olan FARC’ın savaşçı karakterini hükümetinizin onaylamasını istiyoruz. Biz, Washington ve Bogotá’nın çarpık propagandasının betimlediği gibi terörist değiliz, biz imparatorluğun ve oligarşilerin egemenlik politikalarına karşı bir halkın direnişiyiz. Baskıya karşı başkaldırmaya kalkışan bütün dünya halklarının evrensel hakkını cisimleştiriyoruz. Biz kurtarıcı Simon Bolivar’ın fermanına göre halkı kollayan yeni bir hükümet için mücadele içersinde olan politik ve askeri bir örgütlenmeyiz.
Çatışmanın diplomatik çözümü yönünde bir adım, savaşan iki tarafın denetiminde savaş mahkumlarının insani değişimidir; ancak bu anlaşmayı görüşmek için bölgeyi askerden arındırmayı reddeden Uribe’nin körlüğünden dolayı bu başarılamadı.
İnsani değişimin bir barış sürecine kapıları açabileceğine inanıyoruz; ve politik çözüm yolunda FARC her zaman ön saflarda hazır olacaktır

Saygılarımızı ve selamlarımızı arz ederiz

FARC-EP Merkez Yüksek Komutanlığı Sekreterliği
9. Konferans

Kolombiya Dağları, Mart 2007

Sonia ile Dayanışma Cesareti

Sonia bir Kolombiya gerillası, ABD’ye iade edilmiş bir savaş tutsağıdır
Altı yaşında bir çocuğu olan Sonia 34 yaşındadır. Bogotá’daki Buen Pastor cezaevinde insanlık dışı izolasyon koşullarında politik bir mahkum olarak bütün haklarından mahrum bir şekilde bir yıl mahkum kaldı.
DEA’nın ve CIA’in Sonia’yı “örgütünü reddetmeye” zorlama çabalarından sonra Kolombiya hükümeti, bir yılı aşkın bir süredir bulunduğu ve tamamen izolasyon içersinde, her gün sadece bir saat güneş ışığı ve haftada iki banyo ile yakınlarından ayrı ve dil bilmeden 29 yıllık korkunç bir hapse mahkum edilmiş, elleri ve ayakları bağlı bir şekilde ABD’ye teslim etti.
Sonia Kolombiya’ya geri dönme hakkını elde edene kadar FDIM’nin (Uluslararası Demokratik Kadınlar Federasyonu) dünya çapında Sonia ile dayanışma kampanyaları düzenlemesini istiyoruz

14. Uluslararası FDIM Kongresi
Caracas, 12 Nisan 2007
Bu karar FDIM’nin genel oturumunda oy birliğiyle kabul edildi.

 


 


 

 

 

 

 

sbarikat07@gmail.com
Sosyalist Barikat / Aylık Sosyalist Dergi
Yönetim Yeri: Çakırağa Mah. Abdüllatif Paşa Sk. 4/5 Aksaray-İstanbul
0212 632 23 19