Hemen başta belirtelim bu sayıyı hazırlarken
50. sayıyı çıkarmanın vermiş olduğu heyecanı sizlerle
paylaşmadan geçmemek gerekiyor. 2007 1 Mayıs’ı
kapıya dayandı artık. Taksim adının geçmesi elbetteki
önemli fakat bu tartışmanın biraz dışına çıkarsak,
oligarşi cephesinde yaşanan çıkar kavgaları da
önümüzdeki görevin önemini artırmaktadır. 1 Mayıs,
işçi ve emekçilerin birlik, mücadele ve dayanışma
günü olarak aynı zamanda oligarşiye karşı dik
ve sağlam bir duruş anlamına da geliyor. O yüzden,
sürece konsantre olmamız, devrimci sosyalizmin
bayrağını 1 Mayıs’ta en yükseklerde dalgalandırmanın
hesaplarını iyi yapmamız gerekmektedir.
Bu sayımızda sosyalizm konusuna ayırdığımız yazı
önemli bir yer tutuyor. Devrimci sosyalist hareketin
her insanının bu tartışmayı çok ciddiye alması,
konu üzerine derinlemesine düşünmesi gerekiyor.
Geçen ayın gündem maddelerinden biri de Abdullah
Öcalan’ın zehirlenme meselesiydi. Devletin ikiyüzlülüğünü
teşhir eden bu yazı dışında, cumhurbaşkanlığı
seçimleri ve Kızıldere direnişinin bugüne yansımasını
irdeleyen yazılara yer verdik. Bunlardan ayrı
olarak ise, Fidel Castro’nun bir anlamda emperyalizmin
işleyiş mantığını eleştiren bir yazısını çevirip
yayınlamayı faydalı bulduk.
51. sayımızda görüşmek kararlılığıyla...
Umut ve sevgiyle...
|