Güncel
Şehitlerimiz
Barikat
Kültür
Tarih
Kitaplar
Dizi Yazılar
Görüşler
Linkler
Ana Sayfa
 
Arşiv
Makale Dizini


 

 

40. Sayı - Mayıs 2006

Devrimci ve ilerici güçler olarak son yıllarda 8 Mart'ın içini boşaltan, tarihsel anlamını yok sayan, sınıfsal özünü karartan anlayışların pratik olarak miting alanına yansıyan "erkeksiz" ve "devrimci gruplar"dan arındırılmış bir 8 Mart dayatmasına karşı geçen yıl kendi cephemizden müdahale etmiştik. 8 Mart'ı tarihsel ve sınıfsal anlamına uygun biçimde Beyazıt Meydanı'nda kutlamıştık. Bu yıl devrimci ve ilerici güçler olarak 8 Mart öncesinde tekrar biraraya geldik. Geçen yılı değerlendirdik ve geçen yılın kazanımları üzerinden hareket etme kararı aldık. 2006 8 Mart'ını bir süreç olarak örgütlemeye, tarihsel anlamına, sınıfsal ve devrimci özüne uygun bir şekilde kutlamaya karar verdik.
Bizler için 8 Mart'ın mirasına sahip çıkmak demek, kadın sorununda erkeği değil tüm erkek egemen kültürün dayandığı sömürücü sistemi hedef alan bir bakışla hareket etmek anlamına geliyordu. Tarihsel ve sınıfsal anlamına, devrimci özüne uygun bir zeminde kitlesel ve tek bir 8 Mart örgütlemek noktasında ortaklaştık.
Bizler için 2006 8 Mart'ının kazanımı bu zeminde tüm emek güçlerinin, sendikaların, meslek örgütlerinin, DKÖ'lerin ve ilerici güçlerin biraraya gelmesi birleşik, kitlesel ve tek bir 8 Mart örgütlemek doğrultusunda ortaklaşması ve bunun ön çalışmasının güçlü yapılmasıydı. Bu doğrultuda tüm güçlere çağrı yaptık.
Toplantıya bazı sendika şubeleri, parti temsilcileri, siyasi grup temsilcileri ile Kadın Platformu bileşenleri katıldılar. Toplantıya katılan sendika şubeleri sınıfsal anlamına uygun bir 8 Mart'ın örgütlenmesi gerektiği konusunda görüş bildirdiler.
Ancak konfederasyonlar bu konuda tartışma sürecine devam ettiklerini dile getirdiler. Bazı bileşenler gündemin önemli olduğunu ve bunu tartışmak istediklerini ifade ettiler. Kadın Platformu bileşenlerinden bir kısmı geçen yıl yaşanan ayrışmanın ideolojik ve kaçınılmaz olduğunu ifade ettiler. Kadın Platformu olarak "erkeksiz" bir miting örgütleme noktasında ortaklaştıklarını dile getirerek toplantıdan ayrıldılar. Kadın Platformu'ndan katılan bazı bileşenler ise ortaklaşmanın tartışılabileceğini ifade ettiler. Bunun üzerine Kadın Platformu bileşenleri ile iki ara görüşme yapıldı. Ancak Kadın Platformu bileşenleri "erkeksiz" miting düşündüklerini açık ve net olarak ifade ettiler.
Bu görüşmelerde devrimci ve ilerici güçler olarak tarihsel anlamına, sınıfsal özüne, devrimci içeriğine uygun, birleşik ve kitlesel bir 8 Mart istediğimizi açık ve net olarak defalarca vurguladık. Bu zeminde birleştikten sonra alanda herkesin kendini istediği gibi ifade edebileceğini, herhangi bir dayatma olmaması gerektiğini dile getirdik. Zira bizim için bu tür bir dayatma 8 Mart'ın tarihsel anlamını, sınıfsal özünü politik olarak kabul etmek ancak pratik olarak reddetmek anlamına geliyordu. Bu dayatmayı kesin olarak kabul etmeyeceğimizi belirttik.
Yapılan görüşmelerde devrimci, ilerici güçler olarak bizlerin tarihsel anlamına, sınıfsal özüne ve devrimci içeriğine uygun zeminde birleşik, kitlesel ve tek bir 8 Mart önerisi Kadın Platformu bileşenleri tarafından "erkeksiz" dayatması ile karşılanmış oldu. Her iki tarafın da kendi zemininde net olması sonucu bir ayrışma yaşanması kaçınılmaz oldu.
Devrimci, ilerici güçler olarak geçen seneden çıkardığımız bir diğer deneyim de, geçen yılki 3 ayrı 8 Mart kutlamaları görüntüsünün sınıf ve kitle hareketi açısından olumlu sonuçlar doğurmadığı yönündeydi. Bu deneyimden hareketle 3 ayrı 8 Mart görüntüsü yaratmamak için kendi payımıza çaba gösterdik. İlk ayrışma bizim cephemizden kaçınılmazdı. Zira Kadın Platformu'nun 'erkeksiz' miting dayatması sonucu gerçekleşmişti. Ancak ESP, EKD ile ikinci bir ayrışma yaşanması yine bizim tercihimiz sonucunda gerçekleşmedi.
Devrimci, ilerici güçler olarak 8 Mart sürecinin örgütlenmesine ilişkin genel çağrı yapmadan önce ESP, EKD'den arkadaşların da sürece dahil edilmesi yönünde görüş birliğine vardık. Ancak öncelikle, ESP, EKD'nin geçen yıl sergilemiş olduğu, devrimcilerin ortak iş yapma kültürünü bozucu davranışlarına dair belli hatırlatmaların yapılması gerektiği kararı aldık. Bu karardan yola çıkarak devrimci, ilerici güçlerin ve ESP, EKD'den arkadaşların katılacağı ve yalnızca geçen yılın değerlendirmesinin yapılacağı bir toplantı yapmaya karar verdik. Bir heyet oluşturarak ESP, EKD ile öngörüşme yaptık. Yapılan görüşme sonucu ESP, EKD'nin bu görüşmeyi olumlu bulduğu, değerlendireceği şeklinde idi. Ne var ki ortak değerlendirmenin yapılacağı toplantıya mazaret bildirerek gelmediler. Sürecin hızla ilerliyor olmasından kaynaklı devrimci, ilerici güçler olarak daha fazla beklememek gerektiği, tüm kurumlara yönelik genel bir çağrı yapılması ve sürecin işletilmesi konusunda fikir birliğine vardık.
Ortak bir çağrı metni hazırladık. Ortak değerlendirme toplantısına da gelmedikleri için ESP, EKD'ye çağrıcı olup olmadıklarını sorduk. Ancak iki hafta bu arkadaşların yanıtını beklememize rağmen toplantı tarihinden bir gün önce bir yanıt alabildik. Sürece katılacaklarını, çağrıcı olarak metne imza atacaklarını ifade ettiler.
Tüm bu tartışma süreçleri yaşanırken Kadın Platformu bileşenleriyle iki ara görüşme yapılmış ve Kadın Platformu'nun Kadıköy Meydanı'nda bir miting yapacağı netleşmişti. Devrimci, ilerici güçler olarak tarihsel ve sınıfsal anlamına uygun, birleşik ve kitlesel bir 8 Mart kutlaması örgütlemek yönünde gösterdiğimiz çabalardan kaynaklı süreç ilerlemiş, 8 Mart'ı ön süreciyle birlikte örgütleme hedefimiz gerçekleşememiş, henüz 8 Mart mitinginin politik gündemi, talepleri, içeriği, miting alanının neresi olacağı üzerine tartışmalara geçilememişti. Tüm bu gündemler ESP, EKD'nin de katıldığı geniş bileşenli toplantıda tartışıldı. Bu toplantıda miting yeri, Kadın Platformu 5 Mart'ta Kadıköy'e başvuracağı için, Beyazıt olarak belirlendi, mitingin gündemlerinde açıklık sağlandı. Mitingin teknik örgütleme aşamasına geçildi. Tüm bu belirlemelerin ardından çalışmanın daha pratik bir şekilde örgütlenmesi için oluşturulan yürütmeye aynı zamanda EKD de girdi. Toplantıda ESP Kadıköy'de 4 Mart günü miting yapma önerisini sundu.
Birçok bileşen 4 Mart'ın katılımı olumsuz yönde etkileyeceğini ifade ederek bu öneriyi kabul etmedi. Tüm bileşenler tarafından miting günü ve saati üzerine yürütülen tartışma sonucunda mitingin Beyazıt'ta yapılması önerisi bileşenlerin geneli tarafından kabul gördü, karar altına alındı. ESP ise kendi içinde durumu değerlendireceğini, bir sonraki toplantıda görüşünü bildireceğini ifade etti.
Bir sonraki toplantıda ise ESP, devrimciler arası ilişkileri zedeleyecek bir tarz ve üslupla, Kadıköy önerisinin neden dikkate alınmadığını sorgulamaya başladı. ESP temsilcisi, önerilerinin tartışılmadığını, devrimci ve ilerici güçlerin bu tutumunun "bölücü" olduğunu, kendilerinin ise birleşmek yönünde "çaba" gösterdiklerini söyleyerek 4 Mart'ta Kadıköy'de miting yapma önerisini tekrarladı. ESP'nin gerçekleri çarpıtan, devrimcilerin ortak iş yapma kültürünü zedeleyen bu tutumu tüm bileşenler tarafından şaşkınlıkla karşılandı. Bileşenler eylem yerinin bir önceki toplantıda belirlenmiş olduğunu, karar altına alındığını, hatta tüm detaylarına kadar konuşulduğunu, dolayısıyla bitmiş bir tartışmayı hem açmanın hem de tamamlanmamış gibi yansıtmanın doğru bir tutum olmadığını söylediler. ESP, bu yönlü yaşanan tartışmanın ardından 4 Mart'ta Kadıköy'de bir miting yapacağını söyledi ve orada bulunan devrimci, ilerici güçleri de -eğer Beyazıt mitingine izin verilmezse- Kadıköy eylemini birlikte örgütlemeye çağırarak toplantıyı terketti. Keza, yürütmede yeralan EKD de toplantıyı terketti.
Böylece devrimci ve ilerici güçler olarak, sürecin başından itibaren tarihsel anlamına, sınıfsal özüne, devrimci içeriğine uygun, birleşik, kitlesel ve tek bir 8 Mart örgütleme irade ve çabası göstermemize rağmen, bizden kaynaklanmayan nedenlerden dolayı, her iki ayrışma da kaçınılmaz oldu. Sonuç olarak niyetimizden bağımsız olarak İstanbul'da 3 ayrı 8 Mart kutlaması gerçekleşti.
Tüm saflar netleştikten sonra devrimci ve ilerici güçlerin oluşturduğu platform olarak mitingimizi örgütlemek için toplantılarımıza devam ettik. 5 Mart günü Beyazıt Meydanı'nda, baştan beri ifade ettiğimiz gibi tarihsel anlamına, sınıfsal özüne, devrimci içeriğine uygun bir 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü kutlamasını fiili bir miting ile gerçekleştirdik.
Mitingi başından sonuna belli bir disiplin çerçevesinde, önden belirlenen programı hayata geçirerek başarıyla gerçekleştirdik. Mitingin tüm örgütlenme sürecinde kadınların inisiyatifi öne çıktı. 8 Mart'ın özünde emekçi kadına ait olduğu vurgulandı. Geçtiğimiz yılın 8 Mart'ında olduğu gibi bu yılın da en önemli kazanımlarından biri, devrimci güçlerin ortak irade ve kararlılığının Beyazıt mitingine damgasını vurması oldu. Devrimcilerin ortak davranış kültürü, ortak ruh ve iradesi öne çıktı.
Sürecin başından itibaren mitingi örgütleyen devrimci, ilerici güçler olarak eyleme ilişkin asıl olarak Beyazıt'ı yeniden kazanma hedefimiz olmamakla birlikte diğer güçlerle tartışma süreçlerinin uzamasından kaynaklı, başka bir seçenek tartışılamadan bizim için Beyazıt zorunlu bir tercihe dönüştü. Devrimci, ilerici güçler olarak kendi payımıza tali olan "alan" tartışmasında da net ve kararlı bir tutum sergileyerek sonuç itibariyla Beyazit'ı da kazanmış olduk.
Baştan beri tüm bileşenler olarak devrimci güçlerin merkezinde olduğu Beyazıt mitinginin meşruluğuna inandık ve buna uygun bir irade ve kararlılık gösterdik. Başından itibaren sergilenen bu kararlılık ve irade Beyazıt eyleminin gerçekleşmesinin de güvencesi oldu. Devrimci, ilerici güçler olarak Beyazıt mitingini 8 Mart'ın sınıfsal ve tarihsel önemine uygun, kadınların ezilmesi gerçeğine vurgu yaparak kutladık. Devrimci, ilerici güçlerin birlikteliğine, eylemlerinin meşruluğunu savunmada gösterdikleri ısrara ve kararlılığa bir yenisini daha ekledik.
Bundan çıkarılacak en önemli sonuç, önümüzdeki 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü'ne bu kazanım ve deneyimler üzerinden hazırlanmak, bu irade ve kararlılığa tüm bileşenlerin dahil olmasını sağlamaktır.

HÖC'LÜ KADINLAR, HKM, BDSP, DKH, EHP'Lİ KADINLAR, KALDIRAÇ, KURTULUŞ PARTİSİ, PDD, ODAK, DEVRİMCİ HAREKET


 

 

 

 

sbarikat07@gmail.com
Sosyalist Barikat / Aylık Sosyalist Dergi
Yönetim Yeri: Çakırağa Mah. Abdüllatif Paşa Sk. 4/5 Aksaray-İstanbul
0212 632 23 19