Bu sayımız deyim yerindeyse tıklım tıklım gecekondu
yıkımlarına karşı mücadele konusuyla dolu. Bu
son derece doğal aslında; çünkü 2005 yaz ve sonbaharına
damgasını vuran sorunlardan biri gecekondulardı
ve öyle görünüyor ki önümüzdeki aylarda özelleştirmeler
ve yıkımlar süreci daha da canlanacak.
Yıkımlara karşı mücadele konusunu bu sayımızda
bir bütünlük içinde ele almaya çalıştık. İşin
politik cephesinden tarihine ve güncel duruma
dek birçok açıdan sorunu irdeledik ve artık alışıldığı
gibi röportajlara da yer verdik. Hem halkla yapılan
röportajlar, hem HKM temsilcisi ile, hem de konuya
yakın ilgi gösteren başka siyasi yapılanmalarla...
Sayfalarımızın bir bölümünü Çek-Al biçiminde düzenlememiz
de bu anlamda iyi oldu; böylece bütünlüklü bir
bölümün dergiden bağımsız olarak da dağıtılması
olanaklı hale geldi.
Bunun dışında son süreçteki provokasyonlar ve
oligarşının politikaları da bu sayımızda ele alınıyor.
Ayrıca son süreçlerde gerçekleştirdiğimiz “İşsizlik
ve Yoksullukla Mücadele Kampanyası” üzerine bir
değerlendirme ve “Parti ve Kültür” sayfamızda
devrimci sürecimize dair notlar yine önemli yazılarımız
arasında.
Türkiye devrimci hareketinin direniş simgelerinden
Zeki Yumurtacı yoldaş hakkında ayrıntılı bir metin
yayınlayamamak uzun süredir içimizde bir sıkıntıydı.
Bu sayımızda dışardan gelen bir katkıyla Zeki
yoldaşımız hakkında bir sayfa yapabilmek gerçekten
çok sevindirici oldu.
Eylül’den itibaren daha canlı bir sürece giriyoruz.
Dergimiz de bu canlılığa ayak uydurmaya çalışacak.
34. sayımızda buluşmak kararlılığıyla...
|