|
|
|
|
Merhaba
|
25. sayımızla yine birlikteyiz.
Sosyalist Barikat'ın ilk sayısının yayınlandığı
Mayıs 2002'den bu yana uzunca sayılabilecek bir
zaman geçti. Bu süreçte dergimizle tanışan birçok
yeni okurumuz oldu. Devrimci Sosyalist Hareketimiz
büyüdü, gelişti. Tüm bu olgulardan hareketle, okurlarımızla
genel bir söyleşme yeniden bir ihtiyaç haline geldi.
Sosyalist Barikat, eldeki kısıtlı olanaklarla yayın
hayatına başladı. Politik ihtiyaç, her zaman olanaklar
dünyasını zorlayan bir şeydir. Ayrıca devrimci politikada
ufuk çizgisi, olanaklar üzerinden değil, amaçlar
üzerinden tanımlanır. Önümüze istikrarlı, perspektifi
sağlam, içeriği dolu ve biçiminde belli bir üslup
taşıyan bir dergi yaratmayı koyduk ve bunu büyük
ölçüde başardık. Yürümeye başladıktan sonra olanaklarımız
da belli bir ölçüde genişledi, az çok bir düzen
yerine oturmaya başladı. Ancak, zaman içersinde
devrimci sosyalizmin gösterdiği gelişme, elimizdeki
olanakların gelişmesiyle bir ölçüde çelişmeye başladı.
Sonuçta bugün, sürecin ihtiyaçlarının karşılanabilmesi
ve Sosyalist Barikat'ın bir dizi eksiğinin tamamlanabilmesi,
okurlarımızın da kolektif katılımıyla gerçekleşebilecek
bir emek sürecinin örgütlenmesinden geçiyor. Bu
emek sürecini birlikte örgütleyeceğiz ve ortak emeğimizin
cisimleşmiş hali olan dergimizin daha yetkin bir
noktaya gelmesi için gereken her şeyi yapacağız.
Dergimizin belki de en büyük sorunu dağıtım. Bilindiği
gibi Sosyalist Barikat, YAY-SAT aracılığıyla tüm
Türkiye'ye dağıtılıyor. Ama buna rağmen, bırakalım
Türkiye genelini, İstanbul'un en merkezi yerlerindeki
birçok gazete bayisinde bile bulunamayabiliyor.
Her YAY-SAT bayisinin kendisine gelen her yayını
vitrininde sergilenmesi, bir sözleşme hükmü olarak
zorunlu olduğu halde, bu, uygulanmayabiliyor. Bu
noktaya okurlarımızla birlikte bir çözüm bulmak
zorundayız. Her şeyden önce okurlarımızın bu bayileri
uyarması gerekiyor. Daha da önemlisi, çeşitli kentlerde,
ilçelerde ve semtlerde, satış olasılığı yüksek olan,
ancak dergimizin ulaşmadığı merkezi YAY-SAT bayilerinin
bayi numarası alınarak telefon ya da mail yoluyla
bize bildirilmelidir. Özellikle emekçi semtlerdeki,
sosyalist yayınların okurlarıyla daha yoğun olarak
buluştuğu gazete bayileri, marketler, kitapevleri
vb. yerler, bize mutlaka bildirilmelidir.
Aynı şekilde büyük kentler ya da taşra kentlerinde
ve ilçelerde sosyalist dergi satışı da yapan kitapçılarla
ilgili bilgilerin de bize hızla iletilmesi yararlı
olacaktır.
Yine hem büyük kentlerde, hem de okurlarımızın bulunduğu
her yerde dergimizin geniş emekçi kitlelere, demokrat
insanlara ulaşabilmesi için protokol dergi bırakabileceğimiz
dernek, sendika, lokal vb. yerlerin belirlenerek
bize ulaştırılması son derece önemlidir.
Çeviriler yoluyla enternasyonal deneyimleri aktarmak,
başka ülkelerdeki devrimci hareketler üzerine bilgi
vermek her zaman dergimizin bir geleneği olmuştur.
Ancak özelikle İngilizce dışındaki kaynaklardaki
çeviri zayıflığımız son zamanlarda bize zorlamaktadır.
Bu açığımızı kapatmamız için başta İspanyolca ve
Arapça olmak üzere çeşitli dillerden çeviri yapabilecek
arkadaşlara ihtiyacımız var. Her sosyalist Barikat
okuru bu türden ilişkilerini dergi için değerlendirmeyi
düşünmelidir. Ayrıca çeviri yapılabilecek yazıların
bulunabileceği kaynak önerilerine açık olduğumuzu
da hemen belirtelim.
Kitap, gerek dergimizin, gerekse de bütün diğer
kurumlarımızın en temel ihtiyaçlarının başında yer
almaktadır. Sadece siyasi içerikli kitaplar değil,
romanlar, ansiklopediler, fotoğraf/karikatür albümleri
hatta ders kitapları, kimi dergiler bile ihtiyaçlarımız
arasında yer almaktadır.
Şüphesiz dergimiz (ve ayrıca web sitemiz) içeriğe
ilişkin katkıları da her zaman bekliyor. Okurlarımız
hem haber-yorum şeklindeki küçük ya da kapsamlı
yazıları hem de politik konular üzerine katkı niteliğindeki
yazıları dergimize her yoldan iletebilirler.
Maddi-teknik ihtiyaçların ise sınırı ve ölçüsü yok.
Devrimci sosyalist hareket, yayın faaliyetini büyütmek
ve kitaplar, broşürler gibi aşamalara ulaşmak istiyor.
Bu tür projeler ise her koşulda daha iyi teknolojik
olanakları gerekli kılıyor. Bilgisayardan en küçük
kırtasiye eşyalarına dek her şey, derginin ihtiyaçları
arasındadır ve her okurumuz kendi olanaklarına ve
çevresine bu gözle bakmalıdır.
Bütün bu ayrıntı gibi görünen şeylerin dışında,
asıl sorun okurlarımızın dergiye bakışıdır. Her
devrimci sosyalist, her okurumuz, kendi olanaklarına
ve çevresindeki ilişkilerine, vb. bakarken her şeyden
önce derginin ihtiyaçlarını düşünmeli ve bütün bakış
açısını böyle kurmalıdır. Derginin gereksinme duyduğu
şeyler ise bir listesi yapılamayacak kadar çeşitlidir.
Doğrudan baskı işiyle ilgisi olmayan nesneler de
bunun içindedir; örneğin bir ses yükseltici mitingler
için anlamlı olabilir, zaman zaman kullanılabilecek
bir nakliye aracı dağıtım için anlamlıdır, bir bilgisayar
programı, uygun fiyatları olabilecek bir matbaa
ya da kağıtçı bir başka açıdan anlamlıdır. Sonuçta,
genel maliyeti düşürüp genel kaliteyi yükseltecek
her şey anlamlıdır. Asıl sorun, her küçük olanağın
bile bu açıdan değerlendirilip dergiye doğru yönlendirilmesidir.
Daha iyi bir baskı, daha düzgün aralıklarla çıkan,
daha çok emekçiye ulaşan, adından daha fazla söz
ettiren bir dergi, hepimizin emekleriyle ortaya
çıkacaktır. Bunu, hepimiz hakediyoruz ve başaracağız.
26. sayımızda buluşmak kararlılığıyla... |
|
|
|
|
|
|
|