Mete
Altan Cinayetlerine Bir Yenisini Daha Ekledi
|
Adana'da 23 Ekim cuma günü öğle saatlerinde Tekel deposuna
yönelik kamulaştırma eyleminden sonra polis çemberine
alınan Şaban Budak ölü, Remzi Basalak ve Mustafa Yaşar
sağ olarak yakalanmışlardır. Emniyet Müdürlüğüne götürülen
Remzi Basalak ve Mustafa Yaşar basına gösterildiklerinde
gazetelere de yansıdığı gibi sağlıklıdırlar. Aynı gün
sorguya alınan Remzi Basalak, işkence sonucu katledilmiş,
aradan dört gün geçtikten sonra ise Adana Emniyeti ve
Savcılık tarafından kamuoyuna beyin kanamasından'öldü
şeklinde açıklama yapılmıştır.
Adana Emniyet Müdürü Mete Altan'ın cinayetine savcı
Ethem Ekin de gerek delillerin yokedilmesi, gerekse
de avukatların müvekkilleriyle görüşme talebine olumsuz
yanıt vermesiyle ortak olmuştur. 27. 10. 1992 salı günü
cenazeleri almaya giden aile ve avukatlar Remzi Basalak'ın
cenazesinin polislerce Ceyhan'a kaçırıldığını öğrenmişlerdir.
Şaban Budak'ın cenazesi ise ailesi tarafından Adli Tıp'tan
alınabilmiştir.cenaze törenine katılmak için otobüsle
mezarlığa giden insanlar mezarlığa varmadan çevik kuvvet
tarafından gözaltına alnıyorlar.Gözaltına alınan 100'e
yakın insana gerek gözaltına alınırken gerekse de gözaltındayken
kalas ve sopalarla saldırıp işkenceler sonucu bir çok
insan çeşitli yerlerinden yaralanmıştır.
Aynı gün Remzi Basalak'ın cenazesine katılmak için köyüne
giden arkadaşlarınıda gözaltına alınıp Adana'ya getirilmişlerdir.
Gözaltına alınan insanların tümü mahkemeye çıkarılmadan
28.10.92 günü akşam saatlerinde serbest bırakıldılar.
Ancak serbest bırakılanların bir kısmı tekrar gözaltına
alındı. Remzi Basalak'ın ailesiyle görüştüğümüzde Remzi'nin
ağır işkence gördüğü, çeşitli yerlerinin kırık ve dilinin
kesilmiş olduğu ifade edildi. Ülke genelin yoğunlaşarak
devam eden sokak infazları ve gözaltında işkence sonucu
ölümler, devletin ve siyasi iktidarın açıkça onayını
belgeleridir.
BARİKAT GAZETESİ Adana.Bürosu
|