Yunan Komünistlerinin Beyannamesi
|
Kahrolsun emperyalizm-Konstantin halka sulh vaad etmişti.
Yoksa...- Verilen kurbanlar-Yunan halkının boynuna yükletilen
borç- Cana varcasına yatıştırılan grevler-Kürek mahkûmları-Gazeteciler
hapishanede- Hapishanede öldürülenler-Anadolu muharebesi
bir sergüzeşttir- Yunanistan'da tazyikat-Konstantin
reaksiyonerle beraber-Kral ve hükümetinin caniyane
harekatını takbih-Kahrolsun emperyalizm ve zalim dalkavuklar.
Venizelosçular aleyhdarı olan fırkalar, Kral Konstantin
halka sulh vaad ederek hükümeti ele geçirince ikinci
intihaplarda gördükleri muvaffakiyetten sonra kendilerinden
evvellki hükümetin siyasetini, takip ile müteellifine
ve bilhassa İngiliz emperyalizmine tâbi bulunacaklarını
ilan ettiler. On senelik seferberlikten sonra terhis
edilmiş askerler hemen yeniden silah altına alınarak
cepheye
gönderilmişlerdir. Acaba bu caniyane siyaset nasıl neticeler
verdi: Yunan halkının boynuna 3 milyar borç dahayükledi.
Venizelos düşmanları işçi sınıfına siyasi serbesti vaad
etmişti. Fakat hakikatte bu hükümet daha müstebit, daha
zalimane hareket etmektedir. Dört defa vuku bulan grevler
canavarcasına yatıştırılmış ve grevciler cepheye gönderilmiştir.
Bunlar arasında 500 demiryolu müstahdemi vardır. Elektrik
teknik müstahdemlerinin geçen sene Teşrinisânisindeki
grevlerinden sonra 88 kişi sekizer sene müddetle kürek
cezasına mahkûm edildi. Neşir efkâr olan gazeteleri
heyetiyle beraber hapishaneye atıldı.
Günden güne herşeyin kıymetinin yükselmesine karşılık
halk tarafından yapılan nümayişte 110 kişi tevkif edilmiştir.
Bunların bir miktarı muhakemesiz olarak hâlâ hapishanelerde
inlemektedir. Yunan Komünist Fırkasının en eski ve en
değerli azası olan "İstavrakis" hapishanede
katledildi.
Kral polisleri Atina'da ve Selanik'te Komünist Fırkası
heyet-i idarelerini taharri ve yağma ederek kendilerini
Şarki Makedonya'ya nakil eylemiştir. İttifaklar her
türlü zulüm ve tazyike maruz kalmaktadır. Hükümet mesleki
ittihatlar ittihadını tamamen dağıtmak fikrinde olduğunu
gizlemiyor.
Sergüzeştten başka hiç bir şey olmayan Anadolu muharebesinin
açtığı büyük masrafları kapamak için İngiltere'ye olan
müracaat reddedildildikten sonra dahili istikraz kanunu
lâyihası kabul edildi, en ziyade fakir halktan toplanacak
ve onun arkasına yüklenecek olan bu borç zaten birçok
harici istikrazlardan beli bükülmüş olan halkı heyecana
getirmiştir. Mecburi olan bu istikraz hiç bir müsbet
netice vermemiş, belki memlekette her şeyin kıymetini
daha yükseltmeye sebep olmuştur.
Yunan hükümeti ise kendi aksiyon siyasetini her türlü
zulüm ve tahakküm tarikiyle devam ettirmektedir. Göze
görünen bütün komünistler nefyediliyor. Bütün işçiler
ile demiryolu müstahdemini sandıklan ittihadına senelik
içtima yapmağa müsaade edilmedi.
Saray mahalifi ahvam-i ruhiyesini anlatmak için Oti'deki
emr-i vâkiyi göstermek kâfidir: Geçenlerde Kral Konstantin
Atina'ya iltica etmiş Rus reaksiyonerlerinin hazır bulunduğu
bir mecliste demiştir ki, "Anadolu muharebesinin
bitmesiyle serbest kalacak ordularımı ilk fırsatta Rusya'nın
kurtarılmasına göndereceğim!"
Yunan Komünist Fırkası, Yunanistan'da yapılan bütün
bu cinayet ve vahşetleri Avrupa ve umum cihan emekçilerine
arz ile elde edilmiş olan netayicin kamilen lağv edildiğine
onların nazar-ı dikkatini celp eder, Kral ve hükümetinin
bu caniyane hareketlerini protesto eder.
YENİ HAYAT dergisinin 8 temmuz 1922 tarihli 15. sayısından
aktaran AYDINLIK SOSYALİST DERGİ
|