Güncel
Şehitlerimiz
Barikat
Kültür
Tarih
Kitaplar
Dizi Yazılar
Görüşler
Linkler
Ana Sayfa
 
Arşiv
Makale Dizini
 
Sosyalist Barikat Bütün YAY-SAT Bayileri ve Kitapçılarda

 

 

Ülkemiz de yaşadığımız topraklar, yıllardır faşizmin akıttığı kanlarla sulanmış topraklardır. Faktat üzücüdür ki toplumumuzda bu unutturulmaya çalışılıyor, oldukça başarılıyor da. Her ne kadar biz devrimcilerin zihinleri dün olduğu gibi bugün de berraksa, hiçibr katliam unutulmuyorsa da, yıllardır insanlara kan banyosu yaptıran faşistlerin bu yönü ki en belirleyici yönleridir, ülkemiz insanlarının belleklerinden siliniyor. Dün Maraş'ta, Çorum'da yüzlerce insanın kanına giren katiller bugün meclis koltuklarında, genel müdürlük, belediye başkanlığı vb. koltuklarında oturabiliyor. Dün "Kahrolsun Faşizm" diyen halkımız, bugün faşistlerin bir örgütlenmesi olan MHP'yi, iktidara gelmek isteyen siyasi partilerden biri olarak görebiliyor. 12 Eylül süreci ile birlikte alkımızın bilincinden, belleğinden herşey gibi faşizm piyonlarının yaptığı katliamlar silindiği için, bugün toplum MHP'ye bu gözle bakabilmektedir. Biz devrimciler, faşistlerin gerçek yüzünü alkımıza hatırlatmayı ve özellikle de yetişen yeni kuşağa bunları aktarmayı kendimize görev bilmeliyiz.
Bu görevimizin bilinciyle ülkemizin yakın geçmişine, 1970'li yıllara baktığımızda ülkemizde gittikçe artan toplumsal muhalefeti görüyoruz. Devrimci güçlerin gerçekleştirdiği yoğun eylemlilikler, halkın gösterdiği yerel ve genel tepkiler... Kısacası anti-faşist, anti-emperyalist bağlamda yükselen bir devrimci tablo. Faşizmin ise sola dönen ibreyi kendine döndürmek arayışları. Bu arayışların bir ifadesi olarak MHP'li faşistlerin ülkeyi terörize edip, darbe koşullarını yaratmak çabası gündeme geldi. Böylece kendilerine katil çeteler top....Yazı aslında silinmiş gibi çökmeyi istiyorlardı. İşte çorum, Maraş gibi kitle katliamlarını tertiplemek bu amacın önemli basamaklarını oluşturuyordu. Sonuçta başarıya da ulaştılar. "Kardeş kardeşi vuruyor" söylemlerinin arkasına gizlenerek 12 Eylül faşist darbesi gerçekleştirildi.
*12 Eylül cuntacılarından Tuğgeneral Yusuf Haznedaroğlu, katliamdan sonra Maraş'ta görev yaparken şöyle diyor: "Göreceksiniz delilleriyle ortaya koyacağım ki Maraş olaylarını sağcılar değil, solcular çıkarmıştır."
*Maraş olayların da 800 faşist sanık yargılandı. Darbeden önce sonuçlanan yargılama sonucunda 22 kişi idam cezası aldı. Buna rağmen darbeden sonra tekrar yagılanıp salıverilmişlerdir.
*Alparslan Türkeş Maraş katliamının mesajını 15 Nisan'da partisinin Ankara'da düzenlediği "Büyük Yürüyüş" mitinginde veriyordu: "Artık bu iktidar (Ecevit iktidarı) gitmek zorundadır. Böyle bir iktidar güven-.... YAZI EKSİK... CHP, barış ve huzur değil, savaş istiyor... Hiç şüpheniz olmasın iktidarımız şafağı sökmektedir."
*Olaylardan sonra Marş'taki devlet yetkililerinin (Vali, Em. Müd., Jandarma Alay Komutanı ve Cum. Savcısının) ifadelerine dayanılarak hazırlanan 144 sayfalık raporda, yetkililerin olayı değerlendirmesi şöyleydi 'sağ kesimin, uzun zamandır süren tertipleri sonucu olarak alevi vatandaşları planlı bir biçimde katlettiği...'
*Maraş olayları sırasında sorularla kendisini sıkıştıran bir gazeteciye Demirel'in verdiği cevap: "Bana sağcılar ve millyetçiler cinayet işliyor dedirtemezsiniz."
1- 19-20 Aralık günleri Maraş'ta milli piyango satıcıları olduklarını söyleyen fakat, gerçekte öyle olmayan 25-30 dolayında sivil faşist geliyor. Bu şahısların Maraş'ta kaldığı günlerde bazı ev ve iş yerlerinin üç hilal ya da çarpı işaretleri koyulararak.. YAZI EKSİK
2- 19 Aralık günü Çiçek Sineması'n da "Güneş ne zaman doğacak" adlı filim gösteriliyorken (faşist gruplara) sinemaya faşist şeflerin emriyle yine faşistler tarafından tahrip gücü az (hatta olmayan) bir dinamit atılıyor. Dinamitin atılışında solcuların attığı süsü verilerek, sinemadaki faşistlerin kışkırtılması amaçlanıyor. Patlamadan sonra "Komünistler", "Allahsız aleviler" şehir suyuna zehir kattılar şeklinde propagandalar yapılmıştı. (faşistler tarafından)
3- 21 Aralık günü 2 TÖB-DER'li öğretmen faşsitler tarafından öldürüldü. Hacı Çolak, Mustafa Yüzbaşıoğlu
4- Öldürülen öğretmenler için düzenlenen yaklaşık 10.000 kişilik cenaze törenine faşistler sopa, taş ve silahlarla saldırdılar. Cenazedeki devrimci demokrat güçlerin saldırıya karşı koyması, ardından da jandarmanın müdahalesi sonucu faşistler dağıldı.
5- 23 Aralık günü Ulu Camii ve belediye hoperlöründen insanların sol görüşlü (önceden evlerine çarpı konmuş) kişilere saldırması gerektiği noktasından çağrı yaptılar. Bu arada bir askeri birlik saldırıya maruz kalacak halkı evlerine sukuyor, ve katliama hazır bir şekilde olay yerini terkediyor. Ardından katliam başlıyor. Evlere giren faşistler çocuk, yaşlı demeden insanlara ateş açıyorlar, kimisini satırla parçalıyor. Kimisinin ırzına geçip, ağaca çiviliyorlar. Sözle anlatılması güç bir katliam yaşanıyor. Olay sırasında çekilen fotoğraflar bile katliamı anlatmaya yetmeyeceğine inanıyoruz.

 

 

 

 

 

sbarikat@hotmail.com
barikat@barikat-lar.de
Sosyalist Barikat / Aylık Sosyalist Dergi
Yönetim Yeri: Çakırağa Mah. Abdüllatif Paşa Sk. 4/5 Aksaray-İstanbul
Telefon/Faks: (0212) 632 23 19