Turgutlu'da Yanan Newroz Ateşi ve Halkların Birliği
|
20 Mart akşamı sakin bir şekilde başlayan NEWROZ kutlamaları,
İstasyonaltı mahallesinde 3.000 kişinin üzerinde katılımla
lastikler yakılıp, halaylar çekilerek başladı. O gece
coşkulu bir geceydi. 21 Mart sabahı aynı coşkuyla kutlamalar
başladı. Saat 11'de sabah alınan karar gereği bilinmeyen
bir yöne doğru yürüyüş başladı, demir yolunu geçerek
Kervan yolu istikametinde yürüyüş ilerliyordu. Hastane
önünde aciz polis barikatıyla karşılaştılar. Polisin
yetersiz kalması nedeniyle barikatı aşan halk kitlesi
ilerliyordu. Ellerinde çeşitli dövizler ve pankartlar
bulunan yürüyüşçüler " Bıjı Apo, Serok Apo, PKK
Halktır, Halk PKK'dır sloganlarını atıyorlardı. Ve ağızlarından
hiç eksik etmedikleri söz olan "YAŞASIN HALKLARIN
KARDEŞLİĞİ" sloganıyla pazar yeri kavşağına kadar
gelinmişti. Turgutlu Siyasi Şube Müdürü Talat İnan sanki
yürüyüşü Turgutlu BARİKAT bürosunda görev alan insanlarımız
düzenlemiş gibi muhabirimize " bu yürüyüşü lütfen(!)
dağıtın, yoksa olay çıkacak" diyerek üzerine yürüdü.
Muhabirimiz "Türkiye'nin her yerinde serbest olan
bu bayram yürüyüşü burada da olacaktır. Bizler sadece
görevimizi yapabilmek için gözlemliyoruz" dedi
ve ilerlemeye devam edildi. Kervanyolu karakolunu geçinceye
kadar yürüyüş devam etmiştir. Kavşakta bulunan bir kahvede
polisin kullandığı provakatörler tarafından polise taş
atılmaya başlanınca o anda rollerini iyi yapabilmek
için tüm acizlikleriyle halka saldırdılar. Yarım saatlik
bir çatışmadan sonra 20'nin üzerinde halktan insan yaralandı.
Genelde yaralanmalar, kol kırıkları ve bacak kırılmalarıydı.
Bu arada muhabirimiz ve eşi de darbe yemişti. Tutuklanan
muhabirimiz halkın karakola giderek "Barikat muhabirini
serbest bırakın, bırakmadığınız takdirde karakolunuzu
yıkacağız." diye bağıran halkın sesi muhabirimizi
dışarı çıkarmaya yetti. Daha sonra muhabirimizin yaptığı
açıklamalarla kitle eski coşkusunu kazanmıştı.
Yürüyüş korteji yoluna devam etti. "Polisin hastaneyi
kontrol altına alarak yaralıları tedavi ettirmediği"
haberi yayıldı. Bunun üzerine 20'nin üzerinde BARİKAT
taraftarı arkadaşımız yaralıları çeşitli hastanelere
aktarmaya başladı. Bir grup arkadaşımız da İstasyonaltı
meydanına giderek çeşitli müzik gösterileriyle ve sloganlarıyla
halaylara durmuşlardı. Gece başlayan mendil sallamalar
sabah saatlerine kadar devam etti. Yaşanan bu olaylardan
sonra kasabada evlerinde oturan insanlar tedirginleşmişlerdi.
Fakat, olay içindeki 3.000'i aşkın insanın suratındaki
ifade tam tersiydi. Bu insanlar için yaşananlar bir
zaferdi, yüzlerinden bunlar okunuyordu.
Turgutlu' da bundan sonraki olaylar nasıl gelişir. Henüz
netleşmeyen şu ki bu suskunluğun sonucu kötü gibi. Çevik
Kuvvet görevlilerinin kasaba halkını tanımaması bir
dez avantajdır. Bu da olayların artmasına sebep olacaktır.
Yorumumuz şu ki; bugün yaralanan halk yarın onları yaralanmakla
değil ölümle karşı karşıya bırakacaktır. Turgutlu devrimci
hareketi karar aşamasına gelmiştir. Halka oynanan oyunları
yanıtsız bırakmayacaklardır.
Bu bir güçler dengesidir. 100.000'ün üzerinde nüfusu
olan kasabada 200 polise pabuç bırakılmaz ve bırakılmayacaktır.
Sıcak günlere gebe olan Turgutlu devrimcileri kararlıdır.
BİZLER DE YÜKSELTİYORUZ SESİMİZİ: YAŞASIN HALKLARIN
KARDEŞLİĞİ !
|