|
Onu belirli kalıplar içine hapsetmek
için saptama yapmayacağız, bu onu öldürmek olurdu.
Onu böylece, taslak halinde bırakalım, kesinlikle
tanımlanmış olmayan toplumsal ve ekonomik ideolojisine
katı sınırlar koymayalım. Yalnızca bu kurtuluş
savaşında Camilo ile kıyaslanabilecek bir başka
asker bulunmadığını hatırlatalım. Kusursuz devrimci,
halk adamı, Küba ulusunun kendisi için yaptığı
bu devrimin sanatçısı olarak, ruhu yorgunluk ya
da yılgınlığın en küçük gölgesinin bile ne olduğunu
bilmedi. Gerillacı Camilo günlük evrimin sürekli
öğesidir, şunu ya da bunu “Camilo’ya özgü bir
şeyi” yapandır, Küba devrimine kesin ve silinmez
izini bırakandır, bütün gerçekleşmeyenler ve bütün
gelecek olanların kalplerinde yaşayandır. Sürekli
ve ölümsüz yenilenişi içinde, Camilo halkın bir
benzeridir. (Che Guevara Savaş Anıları)
Küba devriminin öncülerinden olan Camilo devrimci
yaşantısına genç yaşlarda Batista diktatörlüğüne
karşı üniversite öğrencilerinin yürütüğü protesto
eylemlerine katılarak başlamıştır. Bu eylemlerin
birinde yaralanmıştır. Sürekli farklı arayışlar
içerisinde olan Camilo Meksika’da Fidel Castro’nun
etrafında oluşturulan 26 Temmuz hareketine katılmış
ve orada İspanya İç Savaşı’na katılmış olan General
Alberto Bayo’dan gerilla eğitimi almışlardır.
25 Kasım 1956’da aralarında Che Guevara, Fidel,
Raul Castro ve Camilo’nun bulunduğu 82 devrimci
Meksikanın Tuxpen limanından Kübaya devrim bayrağını
yükseltmek için yola çıktılar. Çaktışmalarla ve
bir okadar zor koşullarda yapılan bu yolculuk
bittiğinde 82 kişiden 12 kişi kalmıştı ve Sierra
Maestraya ilk ulaşan gerilla grubunun içinde Camilo’da
vardı. Gerilla yaşamı sürecinde yeteneği göstermiş
olan Camilo daha sonraları Fidel’in komutası altında
“Jose Marti” Birinci Gerilla Kolu adını alacak
olan gerilla birliğinde teğmen rütbesine yükselir.
(Camilo yarattığı renkli savaş yöntemleriyle kendini
kanıtlamış gerçek bir gerillacı olarak “öncülerin
kralı” lakabı ile anılmaya başlanmıştır. (Che
Guevara, Savaş Anıları)
Devrim yapıldıktan sonra Camilo artık büyük devrim
liderlerinden biriydi ve Havanaya bir gerilla
birliğinin kumandanı olarak girdi.
Devrimden 10 ay sonra Ekim 1959’da karşı devrimcilerden
yana olan Hurbert Matosun yaratmak istediği kargaşayı
bastırma ve Matosu tutuklama görevi Camilo’ya
verilir. Camilo kötü hava şartlarına rağmen yola
çıkar ve ihanetcileri teslim alır. Fakat Havanaya
yine uçakla dönen Camilo kötü hava koşullarından
dolayı uçak düşer. Hayatı dolu dolu yaşayan ve
devrim için hiç bir şeyden ödün vermeyen Camilo
öldüğünde 27 yaşındaydı.
|
