Ekim
Devrimi'ni benimseyerek, sonuna kadar destekleyen
ABD'li gazeteci John S.Reed, bir yargıcın oğlu
olarak 22 Ekim 1887'de Oregon'da Portland'da doğdu.
Varlıklı bir ailenin çocuğu olduğu için iyi bir
eğitim gördü. Üniversite yıllarında iyi bir atlet
olan Reed, 1912'de Harvard'ı bitirdikten sonra
gazeteciliğe başladı. Şiirler de yazan Reed'in
Sangor adlı şiiri büyük ilgi uyandırdı. Bu arada
1914'te Metropolitan adlı bir gazete adına Meksika'daki
devrimci süreci izlemek üzere ayaklanmanın olduğu
bölgelere gönderildi. Burada Pancho Villa ile
iyi bir dostluk kurdu. Daha sonra bu izlenimlerini
Insurgent Mexico (Başkaldıran Meksika) adı altında
yayımlayacaktı. Bu izlenimler, Meksika Devrimi’nin
bütün dünyaya tanıtılmasında büyük rol oynadı
ve daha sonra sonra Sergey Bondarçukun filminin
konusu oldu.
John Reed'in bundan sonraki yaşamı ABD'deki işçi
hareketlerini desteklemekle geçti, bu nedenle
de birkaç kez tutuklandı. I. Dünya Savası sırasında
yine aynı gazete adına savaşı izlemek üzere Avrupa'ya
gönderilen Reed, buradaki izlenimlerini de kitap
haline getirdi. Ancak, Reed'in yaşamındaki en
önemli dönem, 1917 Ekim Devrimi sırasında yaşadığı
süreç oldu. Şubat 1917'de Rusya’ya gelerek devrimi
izleyen John Reed, sırradan bir gözlemci de olmadı.
O, başından beri Bolşeviklere sempati duyarak,
partinin önderliğinde yürütülen mücadeleyi destekledi.
Ekim Devrimi'nden sonra Boris Reinstein ve kendi
gibi ABD'li olan Albert Rhys ile birlikte Uluslararası
Devrimci Propaganda Bürosu'nun bir üyesi gibi
çalıştı. Devrim sırasındaki izlenimlerini Ten
Days that Shook the World (Dünyayı Sarsan On Gün)
adlı kitabında toplayan Reed, 1918'de ABD'ye geri
döndü. Bu sırada Sovyetler Birliği kendisine başkonsolosluk
görevi verdiyse de, ABD hükümeti kendisinin bu
konumunu tanımadı. Bu arada ABD'de gelişen sosyalist
hareketin içinde yer alarak Amerikan Sosyalist
Partisi'ne üye oldu. Parti içinde sol kanatta
yeralan Reed, Voice of Labor (Emeğin Sesi) adlı
dergide yazmış olduğu yazılardan dolayı kovuşturmaya
uğradığı bu dönemde sahte bir pasaportla tekrar
Sovyetler Birliği'ne geri döndü.
Moskova'da Temmuz 1920'de yapılan III. Enternasyonal'in
(Komintern) yürutme kuruluna seçildi. Aynı yıl
Zinovyev'in özel treni ile Bakü'ye Doğu Halkları
Kurultayı'na katılmak üzere gitti. Reed, burada
yediği yemekler nedeniyle yakalandığı tifüsten
kurtulamayarak 19 Ekim 1920'de Moskova'da öldü.
Daha sonra Kızıl Meydan'da Kremlin'de devrim kahramanlarının
yanına gömülen John Reed'in adı uzun yıllar ABD'deki
ilerici çevreler tarafından yaşatıldı, adına kulüpler,
dernekler kuruldu.
Ekim Devrimi'ni insanlık tarihinin en büyük olaylarından
biri olarak niteleyen, Bolşevizme karşı olan sempatisini
hiçbir zaman gizlemeyen ama devrimi izlerken titiz
bir tarihçi gibi davranan John Reed'in hayatı,
1982'de ünlü ABD'li oyuncu Warren Beaty tarafindan
Reds (Kızıllar) adıyla sinemaya aktarıldı. Dünyayı
Sarsan On Gün adlı eserini konu edinen aynı adlı
bir film de Sovyet yönetmen Sergey Bondarçuk tarafından
çekilmiştir.
|