Güncel
Şehitlerimiz
Barikat
Kültür
Tarih
Kitaplar
Dizi Yazılar
Görüşler
Linkler
Ana Sayfa
 
Arşiv
Makale Dizini


 

 

33. Sayı - Eylül 2005

Ölümünün 18. yılında Didar Şensoy’la...

"Yeniden hazırlamalıyız bayrağımızı
Çünkü, şenliklerimiz daha bitmedi
Kardeşlerim
En iyi şenliklerimiz yarınların şenlikleridir,
Ve en iyi bayrak kanımızla boyanmış olanıdır
Haydi öyleyse yüreğini herşeye hazır tut,
Bu yolda kaçak yok,
Bu yolda ölen yok...
"

Ölümünün 18. yılında Didar Şensoy mezarının başında anıldı.
1 Eylül 1987 yılında aramızdan ayrılan Didar Şensoy İstanbul/Şişli Feriköy'deki mezarının başında Halk Kültür Merkezi emekçileri tarafından anıldı. 1 Eylül 2005 Perşembe günü saat 13:00'de mezarın başında bir araya gelen HKM'liler, ilk önce Didar Abla ve tüm devrim emekçileri adına bir dakikalık saygı duruşunda bulundu.
Saygı duruşunun ardından HKM dönem sözcüsü, Didar Abla hakkında bir konuşma yaptı. Konuşmada "Didar Abla’nın mücadeleye 12 Eylül'den sonra kardeşi Hasan Şensoy'un tutuklanmasıyla başladığı, bir süre sonra da tüm tutsakların ablası, annesi haline geldiği ve Ankara'da yapılan bir eylemde sımsıcak anısını bırakarak devrim ve sosyalizm tutsaklarının ölümsüz ablası olarak aramızdan ayrıldığı" söylendi.
Anmada sık sık "Didar Abla Yaşıyor Yaşanacak" sloganı atıldı. Sloganların arkasından HKM çalışanları Didar Abla parçasını hep bir ağızdan söylediler ve şiirler okudular. Anmaya slogan ve alkışlarla son verildi.

DİDAR ABLA YAŞANACAK!



Maltepe Halk Kültür Merkezi’nde
12 Eylül Söyleşisi
25 yıl önce gerçekleştirilen 12 Eylül cuntası yurdun çeşitli yerlerinde yapılan etkinliklerle lanetlendi.
11 Eylül 2005 Pazar günü Maltepe Halk Kültür Merkezi'nde gerçekleştirilen 12 Eylül darbesiyle ilgili söyleşiye, Avukat Ercan Kanar, Eğitimci ve HKM emekçisi Alev Çevik ve Yazar Mukaddes Çelik katılımcı olarak yer aldı. Söyleşiye ilerleyen dakikalarda tutsak analarından ve 12 Eylül'ün canlı tanıklarından olan Gülmez Ana da katıldı.
Ercan Kanar yaptığı konuşmada 12 Eylül'ün 12 Mart'ın tamamlayıcısı olduğu ve bir darbeler ülkesi olan Türkiye'de toplumumuzun darbelere karşı direniş kültürünün olmadığı aksine bütünüyle teslim olma söz konusu olduğunu belirtti.
Mukaddes Çelik ise konu ile ilgili olarak 12 Eylül'de cezaevi sürecini anlattı. Cezaevlerinde darbenin yaptırımlarına ilk anda direnişle karşılık verilmeseydi kendilerinin de Mamak ya da Diyarbakır cezaevlerinde yaşananları yaşayabileceklerini anlattı.
Katılımcılardan Alev Çevik; 12 Eylül sürecinde 3 milyon insanın soruşturmadan geçtiğini, bu dönemde ailelerimizin de benzer uygulamalara maruz kaldığını söyleyerek 10 milyona yakın insan 12 Eylül'le bire bir yüzleştiğini belirtti. Aynı zamanda apolitik, bencil ve vurdumduymaz olarak şekillenen neslin 12 Eylül’ün ürünü olduğunu, 12 Eylül'ün gerek yarattığı kurumlarıyla, gerekse sonuçlarıyla halen devam ettiğini ve bizlerin bütün bu yaptırımlara karşı hayatın her alanında direnme seçeneğini seçmekten başka bir seçeneğimizin olmadığını belirtti. Söyleşiden sonra sıcak çay ve Maltepe Halk Kültür Merkezi'nin ortak emekleriyle yaptıkları güzel keklerle sohbet bire bir sıcak bir ortamda devam etti.

Şovenist Saldırılar Protesto Edildi
Adana'da bulunan çeşitli demokratik kitle örgütleri, siyasi partiler ve sosyalist basın okurları Bozüyük'ten geçen Tuhay-Der konvoyuna yapılan ırkçı faşist saldırıyı protesto etmek için 9 Eylül 2005 tarihinde bir basın açıklaması gerçekleştirdiler. Basın açıklamasına aralarında Sosyalist Barikat okurlarının da bulunduğu İHD, Tuhay-Der, DTH, DEHAP, EMEP, SDP, ESP, Partizan, DHP, İşçi Mücadelesi, BDSP, YDİ Çağrı ve SEH'lilerden oluşan bir kitle katıldı. "Yaşasın Halkların Kardeşliği", "Faşizme Karşı Omuz Omuza", "Bıji Bıratiye Gelan" sloganlarının atıldığı basın açıklamasının ardından DEHAP Seyhan İlçe Örgütünün bulunduğu binanın önüne kadar sloganlarla yürüyen kitle, burada DEHAP’'a bir "geçmiş olsun" ziyaretinde bulundu.

Tutuklamalarınız Bizleri Yıldıramayacak !...
Dersim/Ovacık Mercan Vadisi’nde 17 MKP gerillasının katledilmesinin ardından, Adana'da yapılan protestolara katıldıkları için gözaltı alınan ve tutuklananlar, İstanbul Taksim'de yapılan basın açıklamasıyla bir çok devrimci yapı tarafından sahiplenildi.
Mercan Vadisi’nde 17 MKP-HKO gerillasının katledilmesinin ardından Adana'da gerçekleştirilen protesto gösterilerine katılanlar, Adana polisi tarafından 8 Ağustos 2005 Pazartesi günü sabaha karşı evlere düzenlenen baskınlarla gözaltına alındılar. Protestolara katıldıkları için gözaltına alınan 8 devrimci, 9 Ağustos 2005 Salı günü çıkarıldıkları mahkemede tutuklandılar. Bu tutuklamalardan sonra polis 2 kişiyi daha gözaltına aldı. Bu olaya sessiz kalamayacaklarını belirten bir çok devrimci yapı İstanbul/Taksim tramvay durağında 10 Ağustos 2005 Çarşamba günü saat 12:30'da bir basın açıklaması yaptı. Polisin yoğun güvenlik önlemi aldığı basın açıklamasında sık sık "Gözaltılar, Tutuklamalar, Baskılar Bizi Yıldıramaz", "Onyediler Ölmedi Kavgamızda Yaşıyor", "Yaşasın Devrimci Dayanışma" sloganları atıldı. Basın açıklamasında, son dönemde artan gözaltı, tutuklama ve baskılara dikkat çeken devrimciler, Genelkurmay 2. Başkanı İlker Başbuğ'un ve Genelkurmay Başkanı Hilmi Özkök'ün yaptığı açıklamalarla, devrimcileri, demokratları, yurtseverleri hedef gösterdiğine dikkat çekti. Bu faşist saldırı konseptine karşı devrimcilerin MKP gerillalarını sahiplenerek, gecekondu yıkımlarına karşı direnerek, faşist saldırılara karşı cevap vererek, meşruluk bilincinden hareketle mücadeleyi yükselteceği belirtildi. Basın açıklamasına sloganlarla son verildi..

Sermayeyi Örgütlü Mücadelemizle Yeneceğiz!
İşçilerin Mücadele Birliği "Haklarımızı İstiyoruz, Almaya Geliyoruz" kampanyası çerçevesinde İstanbul'da çalışmalarına devam ediyor. HKM’lerin de eylemlerine katıldığı İşçilerin Mücadele Birliği, başlattığı kampanya çerçevesinde etkinliklerine devam ediyor.
10 Ağustos 2005 Çarşamba günü İstanbul/Çağlayan'da atölyelere girip, işçilerle birebir konuşarak bildiri dağıtımı yapan birlik üyeleri, 13 Ağustos 2005 Cumartesi günü işçi ve emekçilerin yoğun olarak bulunduğu Eminönü'nde de bildiri dağıttı. Saat 17:00'de "Bütün Dünyanın İşçileri Birleşin" yazılı önlüklerini giyerek ajitasyonlu bildiri dağıtmaya başlayan grup, dağıtım sırasında "İşçilerin Birliği Sermayeyi Yenecek" sloganını attı. İşçilerle ve emekçilerle birebir sohbet etme şansının da yakalandığı bildiri dağıtımına yeni kampanya çalışmalarında buluşmak dileğiyle son verildi.

Antakya’da Dergi Satışı
4 Eylül 2005 Pazar günü Antakya’ya bağlı Harbiye Belediyesi’nde yaklaşık 20 bin kişinin izlediği bir konser gerçekleştirildi.
Harbiye Belediyesi’nin düzenlediği "1. Defne Kültür-Sanat, Dayanışma Şenliği"nin ikinci gününde sahne alan Zülfü Livaneli konserinde kalabalık ama coşkusuz bir kitle vardı. Klasikleşmiş parçalarını seslendiren sanatçıya "zafer işaretleri" ile eşlik edildi.
Bizler de bu konserde stand açarak dergi tanıtımı ve satışı gerçekleştirdik. Sık sık "Emperyalizme ve Oligarşiye Karşı Sosyalist Barikat Okuyalım", "Emperyalizme ve Kapitalizme Karşı Sosyalist Barikat Okuyalım", "Açlığa, Yoksulluğa ve Yozlaşmaya Karşı Barikat", sömürüye, zulme karşı barikat sloganları eşliğinde dergimizin tanıtımını ve satışını gerçekleştirdik. İlginin azlığına rağmen deneyim elde etmiş olmamız önemliydi.
Tanıtımda en çok ilgimizi çeken olay yaklaşık 70 yaşlarında bir amcanın yaklaşarak dergimizi incelemesi ve hiç sormadan fiyatını ödemesi ve ardından "hoşuma giderse bu dergiye nasıl ulaşabilirim" diye sorması oldu. Biraz sohbet ettiğimiz amca ilk TKP nin eski bir üyesi olduğunu, aynı zamanda 70’lerde THKP-C’ye yakın durduğunu ve yeğeninin Acil davasından hüküm giydiğini öğrendik.
İki saat süren konserin ardından sloganlarla konser alanından ayrıldık.

 

 


 

 

 

 

 

sbarikat07@gmail.com
Devrimci Sosyalist Barikat / Aylık Sosyalist Dergi
Yönetim Yeri: Nurtepe Mah. Cemre Sk. No: 2 Kağıthane-İstanbul