Güncel
Şehitlerimiz
Barikat
Kültür
Tarih
Kitaplar
Dizi Yazılar
Görüşler
Linkler
Ana Sayfa
 
Arşiv
Makale Dizini


 

 

31. Sayı - Temmuz 2005

Dersim’de MKP Şehitleri Sonsuzluğa Uğurlandı...

16 Haziran 2005 günü, Ovacık Mercan Vadisinde şehit olan 17. devrimciden Cafer Cangöz, Aydın Hanbayat, Ali Rıza Sabur, Taylan Yıldız, Ahmet Pektaş, Dersim Cem Evi’nde yapılan törenle Atatürk Mahallesi Belediye Mezarlığı’nda toprağa verildi. Cemevi morgundan kızıl bayraklara sarılı olarak çıkarılan 5 yoldaşın cenazesi omuzlara alınarak mezarlığa doğru yola çıkıldı.
Halk Kültür Merkezi’nin de aralarında olduğu devrimci kurumlar, sendikalar, demokratik kitle örgütleri tarafından hep bir ağızdan katliam kınayan sıloganlar atıldı, marşlar okundu. Daha sonra cenazeler kalabalık bir konvoy eşliğinde Atatürk Mahallesi Mezarlığı’na götürüldü. Mezarlıkta MKP’nin katliama ilişkin gönderdiği açıklama okundu. Konuşmaların ardından marşlar ve sıloganlarla MKP’li yoldaşlar sonsuzluğa uğurlandı.
Ayrıca şehit düşen Ökkeş Karaoğlu, Muş’un Varto ilçesine bağlı Onpınar köyünde, Binali Güler, İzmir’in Kaynaklar Mezarlığı’nda, Okan Ünsal ve Berna Ünsal, Ankara Karşıyaka Mezarlığı’nda, Kenan Çakıcı ise Ankara Cebeci Asri Mezarlığı’nda düzenlenen törenlerle toprağa verildi.

Gazi’de cenaze töreni; MKP ŞEHİTLERİ ÖLÜMSÜZDÜR
20 Haziran 2005 Pazartesi günü Dersimin Mercan ovasında katledilen MKP'li yoldaşlardan Çağdaş CAN ve Cemal ÇAKMAK'ın cenazeleri Gazi Cemevinden kaldırıldı. Kinin, öfkenin hakim olduğu cenazede sıksık intikam yeminleri içildi. Cenazeler Cemevi’nden alınıp omuzlarda Cebeci mezarlığına doğru yola çıkıldı. Gazi Karakolu önünde geçerken kitlenin öfkesi sloganlara yansıyordu. Cebeci mezarlığına gidecek olan kitleyi bekleyen otübüslere kadar yüründü. yürüyüş sırasında, "Katil Devlet Halka Hesap Verecek" "MKP Şehitleri Ölümsüzdür" "Devrim Şehitleri Ölümsüzdür" sloganları atıldı. Aynı zamanda bütün kitle tarafından devrimci marşlar okundu. Halk devrim şehitlerine sahip çıktıklarını ve bu katliamı protesto ettiklerini kepenkleri kapatarak gösterdi. Çağdaş Can Cebeci mezarlığında, Cemal Çakmak Sarıgazi’de yapılan törenle toprağa verildi.

17 Karanfilin Ardından...
Tunceli/Ovacık ilçesi Mercan Vadisinde ölümsüzleşen 17 Maoist Komünist Parti-Halkın Kurtuluş Ordusu (MKP-HKO) gerillaları için 21 Haziran 2005 salı günü saat 18:00'de İstanbul/Beyoğlu Galatasaray postanesi önünde bir basın açıklaması gerçekleştirildi.
18 Haziran’da ölümsüzleşen gerillalar için yapılacak basın açıklaması saat 18:00'de devrimcilerin slogan atarak alana girmeleriyle başladı. Polisin yoğun güvenlik önlemi aldığı açıklamada sık sık "Gerillalar Ölmez Yaşasın Halk Savaşı", "Canımız Feda Halk Savaşına", "Yaşasın Siper Yoldaşlığı", "Mercan Şehitleri Ölümsüzdür" sloganları atıldı. Açıklamaya katılan Grup Yorum’un söylediği "Bize Ölüm Yok ve Dersimde Doğan Güneş" parçalarının söylenmesinin ardından yapılan açıklamada Mercan vadisinde yitirilen MKP gerillaları anılırken, gözaltında bulunan 3 MKP'linin akıbeti hakkında bilgi verilmediğine dikkat çekildi.
Açıklamanın okunmasının ardından alkışlarla ve sloganlarla "tünele" doğru yürüyüşe geçen kitle, daha sonra dağıldı.

Daha Sürüyor ve Sürecek O Kavga.....

Halk Kültür Merkezi emekçileri, 17 MKP-HKO gerillasının öldürülmesini protesto amacıyla, 25 Haziran 2005 cumartesi akşamı saat 21:00'de İstanbul Nurtepe'de meşaleli eylem gerçekleştirdi.
25 Haziran akşamı saat 21:00'de Nurtepe cemevi önünde toplanan HKM emekçileri, buradan ana caddeye kadar meşaleli bir yürüyüş yaptıktan sonra bir basın açıklaması gerçekleştirdi. Basın metninde "Bu saldırının devrimci güçleri yıpratma, yok etme, dağıtma amaçlı olduğunu ama ne yaparlarsa yapsınlar devrimci mücadeleyi ve devrimi engelleyemeyecekleri, devrimi yapacak enerjinin genç kuşaklarda mevcut olduğuna" dikkat çekildi.
"Devrim Şehitleri Ölümsüzdür/KHKM" pankartının taşındığı eylemde sık sık "Devrim Şehitleri Ölümsüzdür", "Halk Savaşçıları Ölümsüzdür", "Kurtuluş Yok Tek Başına Ya Hep Beraber, Ya Hiç Birimiz", "Ahmet, Kadir Yaşıyor, Yaşanacak", "Yaşasın Devrimci Dayanışma" sloganları atılırken basın açıklamasının ardından atılan sloganlarla ve basın metnini dinleyen halkın olumlu tepkileriyle açıklamaya son verildi.

Gülsuyu’nda Ortak Anma

Dersim'de şehit düşen 17 devrimci için, Maltepe Halk Kültür Merkezi'nin de yer aldığı BDSP, Köz, Partizan, Devrimci Duruş, HÖC, ESP'den oluşan Gülsuyu Devrimci İnisiyatifi 26 Haziran 2005 Perşembe günü eylem yaptı. Saat 21.00'de başlayan, son durak Tepe'den Heykel durağına kadar kortejler halinde meşaleli yapılan yürüyüşte "Dersim Şehitleri Ölümsüzdür", "Mercan Şehitleri Kavgamızda Yaşıyor", "Katil Devlet Hesap Verecek", "Anaların Öfkesi Katilleri Boğacak", "MKP Şehitleri Ölümsüzdür", "Faşizmi Döktüğü Kanda Boğacağız", "Yaşasın Devrimci Dayanışma" sloganları atıldı. Eylem, okunan basın açıklamasının ardından içilen ant, okunan şiirler ve söylenen marşlarla sonlandırıldı.

Çukurova Gerillaları Selamladı...

Şakirpaşa’da Yürüyüş
Dersim'in Mercan vadisinde 17 MKP gerillasının katledilişini protesto etmek amacıyla biraraya gelen Adana'daki çeşitli devrimci grupların oluşturduğu bir haftalık eylem takviminin ilk etkinliği 23 Haziran 2005 günü saat 20.00'de Şakirpaşa mahallesinde yapıldı. Sosyalist Barikat okurlarının da katıldığı ve 17'lerin fotoğraflarının yer aldığı pankart, kızıl bayraklar ve meşalelerin taşındığı yürüyüş, Şakirpaşa Lisesi civarında başladı. Son derece coşkulu geçen yürüyüşe halkın ilgisi yoğundu. Özellikle çocukların yürüyüşçülere eşlik etmesi, zaman zaman sloganlara katılması çok güzeldi. "Devrim Şehitleri Ölümsüzdür", "17'ler yaşıyor MKP savaşıyor", "Kürdistan Faşizme Mezar olacak", "Canımız Halk Savaşına Feda Olsun", "Faşizme karşı omuz omuza" vb. sloganların coşkuyla atıldığı yürüyüş, Perşembe pazarı girişinde basın açıklamasının okunmasıyla sona erdi.

İnönü Parkı’nda Eylem
Dersim'de gerçekleştirilen Mercan katliamında şehit edilenleri anmak ve katliamı kınamak amacıyla biraraya gelen ve aralarında Sosyalist Barikat okurlarının da bulunduğu Adana'daki çeşitli devrimci gruplar, 24 Haziran 2005 Cuma günü saat 12.00'de Devrimci Demokrasi Dergisi Adana Bürosunun önünde toplanarak önlerinde "Halk Savaşçıları Ölümsüzdür" yazılı bir pankartla İnönü Parkı'na doğru sloganlarıyla yürüyüşe geçtiler. Yaklaşık 50 kişinin katıldığı eylemde tüm katılımcılar ellerinde kızıl bayraklarıyla yürüdüler. Mercan katliamında katledilenlerin resimlerinin asılı olduğu bir ikinci pankartın da yer aldığı kortej, çevrede bulunanların ilgisini topladı. "Devrim Şehitleri Ölümsüzdür", "Mercan Şehitleri Ölümsüzdür", "Yaşasın Devrimci Dayanışma", "Katil Devlet Hesap Verecek", "Faşizme Karşı Omuz Omuza", "Faşizmi Döktüğü Kanda Boğacağız" sloganlarının atıldığı yürüyüş boyunca şehitlerin adları teker teker sayılıp tüm kitle tarafından "Yaşıyor" denilerek selamlandılar. Yürüyüşün ardından İnönü Parkı'na gelen kitle, burada yine sık sık sloganlarla kesilen basın açıklamasını gerçekleştirerek eylemini sonlandırdı.

Meydan Mahallesi’nde Meşaleli Yürüyüş
28 Haziran 2005 günü saat 20.00'de Meydan Mahallesi'nde Mercan Katliamını protesto etmek için bir araya gelen Adana'lı bir grup devrimci meşaleli yürüyüş yaptı. Aralarında Sosyalist Barikat okurlarının da bulunduğu grup önlerinde "Halk Savaşçıları Ölümsüzdür" yazılı bir pankartla Mavi Market'in önünde toplanıp, Kıbrıs Caddesi boyunca sloganlarla yürüyüşü gerçekleştirdi. "Devrim Şehitleri Ölümsüzdür", "Katil Devlet Hesap Verecek", "Yaşasın Devrimci Dayanışma" vb. sloganlarının atıldığı gösteri, aynı gün sabahtan gerçekleşen gözaltılara da "Baskılar Gözaltılar Bizleri Yıldıramaz" sloganlarıyla iyi bir cevap oldu.
Gündüz saatlerinde Meydan Mahallesinde Mercan Katliamını protestoya yönelik ortak bildiri dağıtan gruptan 9 kişi gözaltına alındı. Devlet bir çok yerde uyguladığı yöntemi Adana’da da gündeme getirdi ve gruptan 5 kişi tutuklandı.

 

Tutuklamalar Protesto Edildi

Son zamanlarda giderek ivme kazanan devlet terörüne ve çeşitli illerdeki tutuklamalara karşı, aralarında HKM emekçilerinin de bulunduğu, devrimci ve demokratik yapılar 29 Haziran 2005 günü İstanbul Taksim Meydanı’nda bir basın açıklaması gerçekleştirdi. "SALDIRILAR, TUTUKLAMALAR, BASKILAR BİZİ YILDIRAMAZ" ortak pankartının açılmasıyla başlayan açıklamada sık sık " Devrimci İrade Teslim Alınamaz", "Yaşasın Devrimci Dayanışma", "Tutuklananlar Serbest Bırakılsın" sloganları atıldı. Devlet terörünün dağlarda, şehirlerde, meydanlarda, sokakta kısacası hayatın her alanında devrimci-demokrat-yurtsever kurum ve kişilere dönük saldırısının arttığı ve herkesin bu teröre karşı çıkması gerektiğine vurgu yapılarak açıklamaya son verildi.

“6 haziran Şehitleri Ölümsüzdür”

6 Haziran 1981'de ölümsüzlüğe ulaşan Tamer Arda, Atilla Ermutlu, Ercan Yurtbilir ve Doğan Özzümrüt yoldaşlar, katledilişlerinin 24. yılında HKM emekçileri tarafından Tamer Arda ve Atilla Ermutlu’nun mezarları başında anıldılar.
Halk Kültür Merkezi emekçileri 6 Haziran’da saat 14:00'de İstanbul Avcılar/Ambarlı'da "tarihin ölümsüz gerillası" Tamer Arda'nın mezarı başında bir araya geldiler. "Devrim Şehitleri Ölümsüzdür" pankartının açıldığı anma saygı duruşuyla başladı. Daha sonra HKM adına konuşan sözcü, Devrim Şehitlerinin ölümsüz olduğunu, yürüdüğümüz yolda şehitlerimizle daha da güçlü olduğumuzu ve anılarının mücadeleye önder olduğunu vurguladı.
Tamer yoldaşın mezarının başına, geleneğimizin Haziranda verdiği şehitlerin resimleriyle gelen HKM emekçileri, metnin okunmasının ardından, "Ben İhtilal" şiirini okudular ve Cephe Marşı'nı söylediler. "Devrim Şehitleri Ölümsüzdür", "Mahir Hüseyin Ulaş, Kurtuluşa Kadar Savaş", "Yaşasın Devrimci Kurtuluş Mücadelemiz" sloganlarının atıldığı anma, Tamer yoldaşın mezarına karanfillerin bırakılmasıyla sonlandırıldı.
Aynı gün Atilla Ermutlu’nun İstanbul/Maltepe Gülsuyu'ndaki mezarı başında toplanan HKM emekçileri 6 Haziran şehitleri için bir anma da burada gerçekleştirdiler.
Saygı duruşuyla başlayan anma, HKM sözcüsünün yaptığı konuşmayla devam etti. Konuşmada "Atilla yoldaşın mücadeleye kattıkları, devrimci kişiliğinden ödün vermeden yaşadığı, örnek bir şehir gerillası olduğu" vurgulandı.Anma HKM emekçilerinin mezara karanfil bırakmalarıyla ve aynı mezarlıktaki yoldaşların mezarlarının ziyaret edilmesiyle sona erdirildi.

Hüseyin Cevahir Yoldaş Dersim’de Anıldı

1 Haziran 2005 Çarşamba günü Kalan (Dersim) Halk Kültür Merkezi, Sosyalist Barikat ve Liselinin Sesinin içinde yer aldığı grup Dersim'in Mazgirt ilçesinin Yeldeğen köyündeki Hüseyin Cevahir yoldaşın mezarına giderek bir anma gerçekleştirdi. Anmada, "Haziran Şehitleri Ölümsüzdür" pankartı açıldı. Ayrıca Cevahir yoldaşın ailesi anmada yerini aldı. Hazırladığımız metin arkadaşımız tarafından okunurken Haziran şehitlerinin resimleri taşındı. Metinde Mezopotamya ve Anadolu halklarının birleşik mücadelesinde bahsedildi. Dünyadaki son gelişmelere değinildi. Yeni bir 71 ruhunun acilen hayata geçirilmesi oradaki herkesin ortak kanısıydı. Mezar başında sık sık " Haziran Şehitleri Ölümsüzdür", "Mahir Hüseyin Ulaş Kurtuluşa Kadar Savaş", "Yaşasın Devrimci Kurtuluş Mücadelemiz" sloganları atıldı. Diğer taraftan Ulusal Kurtuluş, Bağımsızlık, Devrim ve Sosyalizm mücadelesinde şehit düşenler için 1 dakikalık saygı duruşunda bulunuldu. Saygı duruşu sırasında Adalılar şiiri okundu.
Yaptığımız anma çevredeki insanlardan da ilgi topladı. Yaptığımız anma, 12 Eylül'den bu yana yapılan kutlamaların en kalabalık olanıydı. Bu durum ve yöre halkının yaptığımız anmaya olan ilgisi moralimizi yükseltti. Anma alkışlarla coşkulu bir şekilde sonlandırıldı.

Güzeltepe’de Gecekondulu Emekçiler Yıkımlara Karşı Tek Yumruk tek Barikat

İstanbul'un Eyüp ilçesinde bulunan Güzeltepe mahallesindeki gecekondularda kiracı olan yoksul emekçiler evlerinin yıkılması kararı alınması üzerine direniş için birleşme kararı aldı. Belediyenin hiçbiri gecekondularda yaşamayan bina sahipleriyle anlaşarak gecekonduları yıkma kararı alması onlarca ailenin sokağa atılması anlamına geliyor. Gecekondularda kiracı olarak oturan yoksul emekçiler 19 Haziran 2005 pazar günü saat 13.00'de Güzeltepe meydanında basın açıklaması yaparak yıkımlara karşı direneceklerini açıkladılar. Kağıthane Halk Kültür Merkezinin de örgütlenmesine katıldığı ve pankart açarak yer aldığı basın açıklamasına 100'e yakın emekçi katıldı. Basın açıklamasının okunması ve sloganlar ile süren eylem, direnme kararlılığı ifade edilerek sona erdirildi.
Güzeltepe mahallesi emekçileri, 20 Haziran 2005 günü ise saat 11.00’de, istanbul büyükşehir belediyesine içinde bulundukları haksızlığı bildiren dilekçeleri verdi.

TÜRK TELEKOM Halkındır, Satılamaz

Türk telekomun özelleştirilmesine karşı 23 Haziran 2005 Cuma günü grev yapan telekom emekçileri aynı gün İstanbul/Gayrettepe telekom önünde bir basın açıklaması yaptı.
Türk telekomun özelleştirilmesine karşı 23 Haziran'da yarım günlük greve giden telekom emekçileri, aynı gün Gayrettepe telekom önünde bir basın açıklaması yaptı. Basın açıklamasına katılmak için gelenler Mecidiyeköy'deki Ali Samiyen Stadında toplanarak yürüyüşe geçti.
Halk Kültür Merkezlerinin'de destek vermek için katıldığı eylemde, HKM flama ve pankartına yönelik, Türkiye Haber-İş sendikasında yürüyen bir grup ve yine Haber-İş yönetiminden olduğunu söyleyenler tarafından sözlü bir saldırı ve polis ablukası yaşandı. Polisle yaşanan kısa bir tartışmadan sonra, pankart ve flamalar kapatılarak yürüyüşe devam edildi.
Eylemde sık sık "Telekomu Satanlar Vatan Haini", "Telekom Halkındır Satılamaz", "Direne Direne Kazanacağız" sloganları atılırken; Telekom'un,Tüpraş'ın, Petkim'in, THY, Tekel'in, Seka'nın vatan olduğuna ve satılamayacağına dikkat çekilirken eylem konuşmaların sona erdi.

15-16 Haziran Yürüyüşüne Karşılama


15-16 haziran 2005 Kartal Meydan’ında saat 18.00'de toplanan yaklaşık 500 kişilik bir kitle 'işçilerin birliği sermayeyi yenecek' 'yaşasın 15-16 Haziran direnişimiz' 'ücretli kölelik düzenini yıkacağız' sloganları atarak Gebze'den yola çıkan DİSK'lileri beklemeye başladı. DİSK'lilerin alana girmesiyle birlikte yapılan konuşmalarda 15-16 Haziran'ın önemi ve bugünlere kadar taşınan savaşçı dinamizmi anlatıldı. HKM'lilerin de katıldığı eylemlilik yarım saat sürdükten sonra bitirildi.

14. Bahara Merhaba Gezisi:
Umutla ve Coşkuyla...

Halk Kültür Merkezleri her geçen gün soluğuna yenilerini ekleyerek yoluna devam ediyor. Bu adımlar, ezilenlerin, yoksulların, varoşların desteğini alarak büyüyor. Bu yıl 14'üncüsü yapılan ve artık geleneksel hale gelen "Bahara Merhaba Dostluk ve Dayanışma Gezisi", 5 Haziran 2005'te gerçekleştirildi.
"Herkese İş, Herkese İnsanca Yaşam İstiyoruz-Halk Kültür Merkezleri" pankartı sahneye, "İşsizlik ve Yoksulluğa Karşı, Birlik, Dayanışma, Mücadele-Halk Kültür Merkezleri" pankartı da alanın diğer tarafına asılmıştı. Maltepe Halk Kültür Merkezi emekçilerinin hazırladığı, kolye ve süs eşyaları ile Sosyalist Barikat dergisinin açmış olduğu stand sahnenin hemen sağ tarafında yer aldı. Kültür Merkezlerine yardım amaçlı diğer standlar da aynı yerdeydi. Gezi alanına yerleşmeler devam ederken mikrofondan Nazım Hikmet'in dizeleri yankılanmaya başladı.
Açılış konuşmasından sonra mikrofona Halk Kültür Merkezleri dönem sözcüsü davet edildi. Hoparlörlerden dört bir yana "Yoldaşlar, kardeşler, işçiler, kadınlar, gençler... Halk Kültür Merkezlerinin düzenlediği pikniğe hoşgeldiniz.... Bizler, gökyüzünü fethetmek için yola çıktık. İstediğimiz bütün dünya ve onu değiştirecek olanlar da bizleriz. Biz değiştireceğiz... Biz kazanacağız... Devrim ve Sosyalizm kazanacak. Şafağın aydınlığı artık ufuk çizgimizin içindedir" sözleri yankılandı.
Bu umut dolu konuşmadan sonra Grup Hevin sahne aldı. Söylenen türkülerle, insanlar halaya durmuştu bile. Sanki güneşe yolculuk edercesine, kol kola, omuz omuzaydı. Grup Hevin'in ardından, güzel bir dinleti sunan Mehmet Aras sahne aldı. Sahne önünde toplanan kalabalık, söylediği güzel türkülere karşılık Mehmet Aras'a alkışlarla selam yolladı. Avcılar Halk Kültür Merkezi'nden üç arkadaşın sunduğu şiir dinletisi "daha sürüyor o kavga sürecek, yeryüzü aşkın yüzü oluncaya dek..." dizeleriyle son buldu. Şiir grubundan sonra sahneye Işın Su davet edildi. Işın Su'nun Anadolu ve Kürt coğrafyasına ait türküleri, pikniğe ayrı bir renk katarken, insanlar, hiç de yabancısı olmadığı türküleri sanatçıyla birlikte söyledi.
Daha sonra sahneye Maltepe Halk Kültür Merkezi Halk Oyunları Van-kız ekibi geldi. Sanatçı Vedat Baran'dan sonra, Emekçi Hareket Partisi'nden Kemal Bozkurt, dayanışma içerikli konuşmasıyla Halk Kültür Merkezleri'ni selamladı. Eskişehir'den yola çıkarak pikniğimize gelen Başka Müzik Topluluğu, güzel bir dinleti vererek izleyicilerden büyük beğeni topladı.
Daha sonra "Tarih denilen şey, koca bir savaşın özetidir aslında. Yeniyle eskinin, iyinin ve kötünün, güzelin ve çirkinin, ezenin ve ezilenin savaşıdır tarih. Ve Spartaküs Roma dağlarına çıkalı beri sürmektedir bu savaş. Bedrettinleri görmüştür insanlık tarihi. Giardano Bruno'ları, Simon Bolivar'ları pir sultan'ları, Sandino'ları, Ernesto Che Guevara'ları, Lenin'leri, Mao'ları, Deniz Gezmiş'leri, Mahir Çayan'ları. Ve tüm bu insanların şahsında 'tarihin durdurulmaz akışındaki' iradeyi görmüştür" sözleri ışığında, haziran şehitleri ve devrim için saygı duruşu yapıldı.
Saygı duruşu sırasında "Ben İhtilal" şiiri okundu. Saygı duruşunun ardından "Yaşasın Devrimci Kurtuluş Mücadelemiz" sloganı atılarak, Atilla Ermutlu, Kadir Tandoğan, Tamer Arda, Doğan Özzümrüt, Ercan Yurtbilir, Ahmet Saner, Hüseyin Cevahir, Hakkı Kolgu ve Gürkan Özdemir'in resim ve fotoğrafları taşındı.
Geziye Avcılar Halk Kültür Merkezi'nin hazırladığı skeçlerle devam edildi. Bülent Çatalkaya'nın dinletisinden, sonra Halk Kültür Merkezi Müzik Grubu sahne aldı. "Dağlar sözümüz var, doruğunda izimiz var, daha bir güçlü yürüyoruz artık, her bir tohum binler verdi, nice engel alt edildi, dalga dalga geliyoruz artık" şarkısı eşliğinde coşku doruğa çıkarken, "Dostlar 14. Bahara Merhaba Dostluk ve Dayanışma gezimizin sonuna geldik. Bir daha ki, sene buluşmak üzere demiyoruz, İstanbul'da Esenler'deyiz, Kağıthane'deyiz, Avcılardayız, Maltepe'deyiz, yarından tezi yok, sizleri sesimize ses, gücümüze güç, katmaya çağırıyoruz. Ve her şeyi ile bizim olan bir dünyayı yaratmak için sizleri bekliyoruz" daveti ile gezi bitirildi.
Böylece, devrimci bir eylem olan gezimiz, değerlerimizi yeniden birlikte ürettiğimiz, gelecek umutlarımızı çoğalttığımız bir deneyim olarak belleğimizde yerini aldı.

Adana’da İncirlik Üssü Protestosu

6 Haziran pazartesi günü, Adana'da bulunan sosyalist basın bileşenleri ve devrimci demokratik kurumların bir araya gelerek devletin İncirlik Üssü'ndeki ABD etkinliğinin boyutlandırılması kararını protesto etmek amacıyla oluşturdukları eylem takviminin bir parçasını oluşturan basın açıklaması, saat 12.30'da İnönü Parkı'nda gerçekleştirildi. Yaklaşık 30-40 kişinin katıldığı basın açıklamasını İHD adına Ethem Açıkalın okudu. Basın açıklamasında İncirlik Üssü'nün ABD'nin Ortadoğu'daki katliamlarının en önemli parçalarından biri olduğu ve bu kararla bu katliamlara ortak olunduğu görüşü dile getirilirken Eğitim-Sen'in kapatılması kararı da protesto edildi. "Eğitim Sen Değil İncirlik Üssü Kapatılsın" sloganlarının da atıldığı basın açıklamasının ardından hazırlanan ortak bildiriler Çakmak Caddesi boyunca ajitasyonlar eşliğinde dağıtıldı.
AKP Önünde Protesto
10 Haziran cuma günü Adana'da bulunan çeşitli sendika, demokratik kitle örgütü, siyasi parti ve sosyalist basın bileşenleri, daha öncesinde oluşturdukları eylem programı çerçevesinde gerek İncirlik Üssü'nün kullanımının genişletilmesini gerekse de Tayyip Erdoğan'ın ABD ziyaretini protesto etmek için saat 12.15'te Adana İHD'nin önünde toplanarak önlerinde "İncirlik Üssü Kapatılsın" yazılı bir pankartla sloganlar eşliğinde yürüyerek Adana AKP binasının önüne kadar yürüdüler. Yaklaşık 50 kişinin katıldığı yürüyüş, kalabalık caddede ilgiyle karşılandı. AKP önünde yapılan basın açıklaması ile Tayyip Erdoğan'ın ABD karşıtlarını "marjinal gruplar" olarak nitelendirmesi ve diğer ABD'ye yaptığı uşaklıklar protesto edildi. Sık sık sloganlarla kesilen basın açıklaması yine sloganlarımızla sona erdi.

İncirlik Kapatılsın Kahrolsun Emperyalizm
Adana'da bulunan çeşitli devrimci gruplar, sol siyasi parti ve demokratik kitle örgütleri biraraya gelerek İncirlik Üssü'nün Ortadoğu halklarının katledilmesi ve sömürülmesi amacıyla ABD tarafından kullanımının boyutlandırılmasını protesto etmek amacıyla 18 Haziran 2005 günü İncirlik'te bir gösteri düzenlediler. Aralarında Sosyalist Barikat okurlarının da bulunduğu yaklaşık 150 kişilik kitle, saat 12.00 civarında Adana'dan hareket eden dört araçla İncirlik kasabasının yakınlarına geldi. Buradan kortej oluşturarak İncirlik Kasabasının girişine kadar sloganlarıyla yürüyen kitlenin önünde ise "İncirlik Üssü Kapatılsın" yazılı bir pankart bulunuyordu. Jandarmanın oluşturduğu barikat nedeniyle artık fiilen ABD'nin TC topraklarındaki Guantanamo'su haline getirilmiş bulunan kasabaya giremeyen kitle, burada basın açıklamasını gerçekleştirdikten sonra attığı "İncirlik Üssü Kapatılsın!", "Yaşasın Halkların Kardeşliği", "Katil ABD Ortadoğu'dan Defol!", "Irak'ta Düşene, Dövüşene Bin Selam!", "Eğitim-Sen Değil İncirlik Üssü Kapatılsın!", "Emperyalistler, İşbirlikçiler 6. Filoyu Unutmayın!" vb. sloganlarıyla eylemini bitirdi.

Kahrolsun Amerikan Emperyalizmi!
Adana'da bulunan ve aralarında Sosyalist Barikat'ın da bulunduğu çeşitli devrimci grup, sendika ve siyasi partilerin biraraya gelerek organize ettiği ve Bush, Blair gibi halk düşmanları şahsında emperyalizmin yargılandığı uluslararası eylemin Adana ayağı, 26Haziran 2005 pazar günü saat 16.00'da İnönü Parkı'nda gerçekleştirildi.
Yapılan basın açıklamasının ardından yüzlerine Bush, Blair ve Schöder'in resimlerinden oluşan birer maske takmış olan "sanık"ların yüzlerine suçları birer birer sayılarak "hüküm" verildi. Ardından çeşitli devrimci, anti-emperyalist marşların okunduğu gösteri, sloganlarla sona erdi.

Irak’ta Savaşa Hayır Koordinasyonu’ndan İncirlik’i Protesto Eylemi
ABD’nin İncirlik Üssü açılışının 50. yılında İstanbul’da da protesto ediildi. Taksim Meydanı’nda basın açıklaması düzenleyen Irak’ta Savaşa Hayır Koordinasyonu İncirlik’in kapatılmasını istedi.
Kooridasyon adına yapılan açıklamada, “Ülkemizin sırtına saplanmış bu kanlı hançeri söküp atmanın gerekliliği bugün çok daha can alıcı bir görev olarak karşımızda durmaktadır. Bu hançeri çıkaracak olan Türkiye halklarıdır, bizleriz. Çünkü, işbirlikçilerin vatan sevgisi, ulusal onur, halk sevgisi ve kardeş halklara saygısı yoktur. İncirlik katliam üssüdür kapatacağız” denildi.

Adana’da Protesto Eylemleri:
Eğitim-Sen Kapatılamaz!

Eğitim-Sen'in tüzüğünde yer alan "anadilde eğitim hakkı" gerekçe gösterilerek kapatılmak istenmesi, bir çok ilde olduğu gibi Adana'da da yoğun protestolarla karşılandı. Yargıtay Genel Kurulunun kararının hemen ertesi, 26 Mayıs perşembe günü Adana Eğitim-Sen'in yaptığı çağrı üzerine sendikanın önünde toplanan ve aralarında Sosyalist Barikat okurlarının da bulunduğu yaklaşık 200 sendika üyesi eğitim emekçileri ve onlara destek veren tüm demokratik kitle örgütü üyeleri, burada yaptıkları kısa bir açıklamanın ardından ellerinde Eğitim Sen bayrakları ve yine Eğitim Sen logolu önlükleri ile sloganlarla yolu araç trafiğine kapatarak İnönü Parkı'na kadar yürüdüler.
1 Haziran Çarşamba günü yine Eğitim Sen'in yaptığı çağrı üzerine sendikanın önünde bir araya gelen eğitim emekçileri ve Adana'lı devrimci demokratlar ve sosyalistler, bir süre slogan attıktan sonra ellerinde Eğitim Sen bayrakları ve üzerlerinde Eğitim Sen önlükleriyle AKP Adana İl Binasına doğru yürüyüşe geçtiler. Yaklaşık 200 metrelik bir yol boyunca sloganlarıyla yürüyen kitle AKP önünde gerçekleştirdiği basın açıklamasının ardından yine 4 Haziran'da yapılacak olan mitinge çağrı ile eylemine son verdi. Yaklaşık 500 kişinin katıldığı eylemde Sosyalist Barikat okurları da vardı.
4 Haziran 2005 cumartesi günü Adana Mimar Sinan Açık Hava Tiyotrosu önünde saat 16.00'da toplanan Eğitim-Sen'in bölgede bulunan illerden de gelen emekçileri ve demokratik kitle örgütleri, sosyalist basın okurları, buradan Uğur Mumcu Meydanı'na kadar sloganlar eşliğinde yürüdü. Yürüyüş sırasında "Eğitim Sen Güneşi Karartılamaz", "Sokakta Kurduk Sokakta Savunacağız", "Faşizme Karşı Omuz Omuza", "Anadilde Eğitim Engellenemez", "Kurtuluş Yok Tek Başına, Ya Hep Beraber, Ya Hiç Birimiz!", "Direne Direne Kazanacağız", "Eğitim Sen Kapatılamaz" sloganları atıldı. Yürüyüşün ardından gerçekleştirilen mitingle Eğitim Sen'in kapatılması protesto edildi. Adana'da gerçekleştirilen mitinge 5000 emekçi ve devrimci katıldı. Kimi grupların kendi pankartlarıyla katıldığı mitinge Sosyalist Barikat okurları, Eğitim Sen kitlesi içinde katıldı.


Üniversitelerde Faşist Saldırganları Ezeceğiz!
Üniversitelerde gerçekleşen saldırılar 17 Haziran günü Taksim Galatasaray Lisesi önünde yapılan bir eylem protesto edildi.
Bir süredir okullara satırlarla girerek öğrencilere saldırıp, daha sonra polisin arkasına sığınan ülkücü faşistler, daha sonra yaklaşık 80 kişiyle, İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi'ne girerek öğrencilere saldırmış, kendilerini korumaya ve faşistleri okuldan çıkarmaya çalışan öğrenciler ise daha sonra polislerin saldırısına maruz kalmıştı. Aynı şekilde Ankara Üniversitesi Dil Tarih ve Coğrafya Fakültesi'ne de bir grup ülkücü saldırmış, bir demokrat öğrenci polisin gözü önünde bıçaklanmıştı.
16 Haziran 2005 günü ise, 20 kişilik ülkücü bir grup, İstanbul Üniversitesi Eğitim Fakültesi'nde demokrat öğrencilere saldırmış, burada kendilerini korumaya çalışan öğrenciler ise, dekanlığa girmişler fakat bu sefer görevi üzerine alan polis, gaz bombalarıyla saldırarak, 10 öğrenciyi gözaltına almıştı. Aynı akşam Edebiyat Fakültesi'nden toplu çıkış yapan öğrenciler, tramvaya bindiklerinde ülkücü-faşistler, bu sefer tramvaya saldırmış, tramvayın camlarını kırarak öğrencileri yaralamışlardı.
Bunun üzerine biraraya gelen çeşitli demokratik kitle örgütleri ve partiler, artan faşist saldırıları, polisin göz yummak bir yana ülkücüleri korumasını ve rektörlüğü protesto ettiler. Yapılan açıklamaların saldırıların tüm toplumu terörize etmeye ve ilerici gençliği sindirmeye dönük olduğu belirtilerek hesap sorulacağı belirtildi. Eylemde sık sık "Faşizme Karşı Omuz Omuza", "Gözaltılar Bırakılsın", "Baskılar Bizi Yıldıramaz" sloganları atıldı. Halk Kültür Merkezleri'nin de destek verdiği eylemde "Sivil-Resmi Faşistler Defolun, Üniversiteler bizimdir", "Faşist Saldırıları Püskürteceğiz" yazılı Devrimci Sosyalist Öğrenciler imzalı dövizler açıldı.

Dersim’de Mayın Provokasyonu

Son dönemde dersimde geliştirilmek istenen provakatıf olaylara karşı 29 Haziran 2005 günü kalan Halk Kültür Merkezi’nin de içerisinde yer aldığı demokrasi platformu tarafından bir basın açıklaması yapıldı.26 Haziran 2005 günü Dersim merkeze bağlı Batman köyünde sabah saatlerinde ticari taksinin mayına çarpması sonucu taksi şoförü Ali Akbayır ağır yaralanmıs aracıda ağır hasar görmüştü.Mayının kimler tarafından konulduğu bilinmezken araç Dersim merkeze getirtilerek aracın üzerine yapıstırılan dövizlerle baro ve demokratik kitle örgütleri hedef gösterilmekteydi. Bunun yanı sıra taksi şoförleri askeriyeye çağrılarak sanki mayınlama PKK tarafından yapılmış gibi PKK’ye karşı protesto eylemliliği geliştirmek istenmişti. Basın açıklamasında provokatör güçler kınandı ve halkın duyarlı olması istendi.

SİVAS KATLİAMININ HESABI SORULACAK

KORAY KAYA
MENEKŞE KAYA
ASUMAN SİVRİ
YASEMİN SİVRİ
ÖZLEM ŞAHİN
NURCAN ŞAHİN
BELKIS ÇAKIR
SERPİL CANİK
SERKAN DOĞAN
YEŞİM ÖZKAN
HURİYE ÖZKAN
HANDAN METİN
SAİT METİN
AHMET ÖZYURT
İNCİ TÜRK
M. ÇİÇEK
G.KARABABA
MURAT GÜNDÜZ
MEHMET ATAY
G. AKÇA
H. GÜLTEKİN
S. ATEŞ
ERDAL AYRANCI
ASAF KOÇAK
UĞUR KAYANAR
BEHÇET AYSAN
E. S. AYBABA
M. AKARSU
MUHLİS AKARSU
METİN ALTIOK
CARİNA CUANNA
ASIM BEZİRCİ
NESİMİ ÇİMEN
AHMET TÜRK
KENAN YILMAZ

Adana: Sivas’ın Hesabı Sorulacak!

Adana'da aralarında Sosyalist Barikat okurlarının da bulunduğu çeşitli gruplar 2 Temmuz Sıvas Katliamını protesto etmek için 2 Temmuz 2005 cumartesi günü saat 11.30'da Sanatçılar Parkı'nda biraraya gelerek bir basın açıklaması gerçekleştirdiler. Ellerindeki kızıl karanfilleri parkta açlık grevi yapanlara armağan eden eylemciler, "Sıvasın Hesabı Sorulacak", "Faşizme Karşı Omuz Omuza", "Yaşasın Halkların Kardeşliği", "Kahrolsun Faşizm, Yaşasın Mücadelemiz", vb. sloganlarını attılar. Daha sonra İnönü Parkı'nda Alevi derneklerinin düzenlediği basın açıklamasına destek vermek için buraya doğru yürüyüşe geçen kitle, yürüyüş boyunca da aynı sloganları haykırmaya devam etti. İnönü Parkı'ndaki ikinci basın açıklaması ile Adana'daki 2 Temmuz Sıvas katliamını protesto eylemleri sona erdi.

Sivas Şehitleri Dersim’de Anıldı

Kalan (Dersim) Halk Kültür Merkezininde içirisinde yer aldığı Emek ve Demokrasi Platformu tarafından Sivas Madımak hotelinde faşistlerce şehit edilen 37 aydın için Dersimde bir anma gerçekleştirildi. 02.07.2005 günü saat 18:00 da yer altı çarşısı üzerinde bir araya gelen platform "Sivas Şehitleri Ölümsüzdür" yazılı pankartı ve Emek ve Demokrasi Platformu çelengini taşındığı yürüyüş kolu oluşturularak 1 km sloganlar eşliğinde cem evine gidildi. Cem evinde Emek ve Demokrasi Platformu dönem sözcüleri tarafından günün anlam içeriğini anlatan bir metin okundu. Sık sık "Katil Devlet Hesap Verecek , Devrim Şehitleri Ölümsüzdür" sloganları atıldı. Metinin okunmasından sonra Pir Sultan Abdal anıdına 37 karanfil bırakıldı, mumlar yakıldı ve kitle dağıldı.

Eyüp Beyaz’ı Katledenler İçin Suç Duyurusu

Adalet bakanlığı önünde elleri kelepçeliyken katledilen Eyüp Beyaz için, İstanbul Adliyesi önünde 4 Temmuz 2005 pazartesi günü saat 13:00 bir basın açıklaması gerçekleştirildi.
Kars'tan gelen TAYAD'lıların alana inmeleriyle birlikte devrimci-demokratlar Adliyeye doğru yürüyüşe geçtiler. Polisin izin vermemesi üzerine Adliyenin biraz uzağında yapılan açıklamada "Eyüp Beyazın öldürülmesinin tüm yalan açıklamalara, gazete haberlerine, demagojilere rağmen bunun bir katliam olduğuna ve KARS'ta saldırıya uğrayan TAYAD'lıların durumuna dikkat çekildi." Acıklama da sık sık "Eyüp Beyaz Ölümsüzdür", "Yaşasın Devrimci Dayanışma", "Gün Gelecek Devran Dönecek Katiller Halka Hesap Verecek" sloganları atıldı. Yapılan suç duyurusunun ardından eyleme son verildi.

 


 

 

 

 

 

sbarikat07@gmail.com
Devrimci Sosyalist Barikat / Aylık Sosyalist Dergi
Yönetim Yeri: Nurtepe Mah. Cemre Sk. No: 2 Kağıthane-İstanbul