Kamuoyu önündeki yoğun tartışmalara
ve estirilen terör havalarına rağmen coşkulu bir
1 Mayıs'la girdik bu aya. Oligarşinin tüm çabalarına
rağmen bu 1 Mayıs, önümüzdeki günlerde gerçekleşecek
olan Nato toplantısı için iyi bir açılıştı. İyi
bir açılıştı çünkü egemenlerin "izin vermeyeceğiz"
tehditlerine rağmen, emirlerindeki TV kanallarının
görsel terörle bir sindirme harekatı başlatmasına
rağmen, yaptıklarının haklılığının ve meşruluğunun
son derece bilincinde olan bir kitlenin Saraçhane'yi
doldurması, şimdiden estirilmeye başlanan NATO
toplantısı terörünün de pek bir işe yaramayacağının
ilk işaretlerini veriyor.
Irak'taki direniş, artık "Saddam Hüseyin
yanlıları" yakıştırmalarıyla karalanamayacak
meşruiyetini, bu defa daha farklı bir alandan;
sömürgecilerinin bile inkar edemeyecekleri boyutta
ayyuka çıkmış olan işkencelerin görüntüleriyle
bir kez daha tüm dünyanın gözlerinin önüne koydu.
Tüm bu görüntüler, emperyalizmin ezilen halklar
için neyi ifade ettiğinin çok kısa bir özetiydi
aslında. Ve sınıflı toplumlar açısından köleciliğin
ortaya çıkışından bu yana özde çok az şeyin değiştiğinin
de göstergesi... İnsanlığı bu barbarlıktan kurtaracak
yegane çıkış yolu olarak sosyalizmin yeni tarihsel
hamlesinin örülmesiyle insan, bir canlı türü olarak
tükenişini hazırlayan bu canavardan kurtuluşunun
yolunu da döşemiş olacaktır.
22. Sayımızda buluşmak kararlılığıyla...
|