|
|
|
|
Afrika Devriminde
Bir Kilometre Taşı
Amilcar
Cabral
|
Gine-Bissau’nun
bağımsızlık mücadelesinin önderi olan Amilcar Cabral,
1921’de Cabo Verde’de doğdu. Ailesi varlıklıydı,
sömürgeci Portekizlilerle ilişkileri vardı ve Cabral
bu sayede kültürlü bir eğitim ortamı içinde büyüdü.
Yetişme dönemini belirleyen en önemli olaylar, İkinci
Paylaşım Savaşı yıllarında, savaş koşulları ile
birleşen kuraklıkların yol açtığı, binlerce kişinin
ölümüne yol açan kıtlık ve Faşist Portekiz birliklerinin
ırkçı baskıları olmuştur. 1945 yılında Portekiz’in
başkenti Lizbon’da kaydolduğu Yüksek Ziraat Okulu’nu
1951’de bitirip tarım mühendisi oldu. Öğrencilik
yıllarında edebiyatla da ilgilenmeye başladı. Henüz
Lizbon’dayken Centro de Estudos Africanos (Afrika
Araştırmaları Merkezi) içinde ilk politik faaliyetlerine
başlamıştı. Lizbon’da Portekiz Tarım İstasyonu’nda
stajyer olarak çalışırken, Bissau’ya naklini yaptırdı.
Bissau’ya gelen Amilcar Cabral, kısa sürede yasal
olarak politik faaliyet yürütebilmenin olanaksızlığını
kavradı ve 1956’da, ülkesinin kaderini değiştirecek
olan tarihsel kararını vererek, arkadaşlarıyla birlikte
Partido Africano de Idependência da Guiné e Cabo
Verde’yi (Gine ve Capo Verde’nin bağımsızlığı İçin
Afrika Partisi-PAIGC) kurdu. PAIGC’nin hedefi, ülkenin
bağımsızlığa kavuşturulması, emperyalist güçlerle
yapılan tüm anlaşmaların kaldırılması ve temel üretim
araçlarının kamulaştırılmasıydı. 1959 yılındaki
50 kişinin öldürülmesiyle sonuçlanan genel grevden
sonra, 15 Kasım 1960’ta, PAIGC bir bildiriyle Portekiz’den,
Portekiz Gine’si ile Cabo Verde Adalarına bağımsızlık
vermesini, buradaki üslerini kaldırarak askeri gücünü
çekmesini ve tüm siyasi tutukluların serbest bırakılmasını
istedi. Elbette ki bildirinin, artan sömürgeci baskıdan
başka hiçbir sonucu olmadı ve PAIGC’ın silahlı mücadele
süreci de başlamış oldu. Sabotaj ve ani baskınlarla
gelişen direniş, 1963’te PAIGC’nin örgütlediği bir
halk ayaklanmasına dönüştü. 1964’ün başında parti,
ülkenin üçte birine egemen olmuş, programına uygun
tarım kooperatifleri kurarak eğitim ve sağlık alanında
ilk kez toplumsal çözümleri denemeye başlamıştı.
Afrika’nın neredeyse tamamına yayılan diğer direnişçi
güçlerden de destek alan parti, 1966’da ülkenin
yarısını kontrolü altına almıştı. Sömürgecilerin
“reform” aldatmacasını reddeden parti, 1972’de hakim
olduğu topraklarda genel seçimleri gerçekleştirdi
ve ilk ulusal halk meclisi toplandı. Çaresizlik
içinde son günlerini yaşayan sömürgeciler, içinde
bulunduğu güç durumdan kurtulabilmek için devrimin
önderlerini hedef almayı seçti ve Amilcar Cabral,
20 Ocak 1973 gecesi Gine Halk Cumhuriyeti’nin başkenti
Konarkri’de sömürgeci Caetano rejiminin ajanları
tarafından katledildi. Cabral’ın düşü ölümünden
kısa bir süre sonra gerçekleşti ve Ulusal Halk Meclisi
1973’te cumhuriyeti ve bağımsızlığı ilan etti. Yeni
devlet, aynı yılın Kasım ayında Birleşmiş Milletler
tarafından tanındı. Faşist Salazar diktatörlüğünün
Nisan 1974’te yıkılmasıyla, Portekiz de yeni devleti
tanıdı.
Cabral bütün hayatını, şiirle başlattığı, silahla
südürdüğü mücadelesine adamış, özel hayatını, gündelik
zevkleriyle aşklarını bu uğurda hiçe sayabilmiş
ve mücadelesini inatla sürdürmüş bir önderdi.
(Sosyalizm ve Toplumsal Mücadeleler Ansiklopedisi’nden
kısaltılarak alınmıştır)
|
|
|
|
|
|
|
|