Birkaç küçük aksaklıkla 16. sayıda yeniden buluşuyoruz.
Tarihin en aşağılık kararının bir çırpıda alınarak
Irak’a asker gönderme hazırlıklarının yapıldığı
günlerdeyiz. Türkiye bu anlamda tarihinin en yüz
kızartıcı günlerini yaşıyor. Amerikan işgalinin
açıktan bekçisi olmak için verilen bu kararın
siyasi faturasını önümüzdeki aylarda göreceğiz.
Devrimciler ve savaşa karşı olan güçler ise neredeyse
bir yıldır emperyalist haydutluğa ve onlara uşaklık
etmek için çırpınıp duranlara karşı ellerinden
geleni yapıyorlar ve asıl görev bundan sonra başlıyor.
Devrimci sosyalistler, hiçbir küçük olanağı atlamadan
bu süreçte yer almak, işbirlikçi oligarşiye karşı
bütün mücadele biçimlerini kullanmak durumundadırlar.
Bu sayımızda açık kitle çalışmasının bir taktiği
olarak politik-kültürel odaklar konusuna ağırlık
verdik. Konunun ayrıntılarının açıldığı bu yazı
pratik çalışma açısından yararlı olacak, parçanın
bütün içindeki yerinin anlaşılmasını sağlayacaktır.
Bu yazı, sayfalarımızda yer alan “strateji” ile
ilgili bir diğer yazıyla bütünlük oluşturuyor
ve birlikte okunmalı.
Üniversitelerin açılışına denk düşen bir diğer
önemli yazı ise üniversite gençliğine ve üniversitedeki
çalışma biçimine nasıl baktığımızı özetliyor.
KADEK’in politikalarıyla ilgili yazımız, Parti
ve Kültür yazısı ve Ahmed Saadat, Allende çevirileri
de bu sayımızın tablosunu tamamlıyor.
Ve tabii bu arada Kağıthane emekçilerini de KHKM
açılışından ötürü kutluyoruz.
17. Sayıda buluşma kararlılığıyla...
|