1 Eylül'de Emperyalist Savaşa Karşı

Geçtiğimiz 1 Eylül günü, Irak’taki Amerikan işgali ve emperyalist haydutluk koşullarında özel bir anlam ifade ediyordu. Devrimci sosyalistler, Çağlayan’da yapılan anti-emperyalist gösteride bu bilinçle yer aldılar ve sloganlarını haykırdılar. Sabah saatlerinde önce Didar Abla’nın Feriköy’deki mezarı başına giderek bir anma gerçekleştiren Sosyalist Barikat korteji, daha sonra alana gelerek mitinge katıldı.

Çukurova Kültür Merkezi'nde Didar Abla'yı Anma Etkinliği

7 eylül günü Çukurova Kültür Merkezi çatısı altında eylül şehitleri için yapılan anmada, Didar Şensoy, Fehmi Gökçek, Sabri Dura, Osman Haznedar, Yaşar Bilgin, Mustafa Şahin, Mustafa Şenpınar ve Kurtuluş davasından çok saygı duyduğumuz dostumuz Celal Ortak ile Yılmaz Güney anıldı. Şehitlerimizin hayatını ve mücadelesini anlatan metinler şiir dinletisi, devrimci marşlar eşliğinde okundu. Anma etkinliğimize DKÖ’leri ve kurumları davet ettiğimiz halde sadece İnce Memed Kültür Evi bu davete yanıt verdi ve katıldı. İHD kurucularından olan Didar Şensoy anmasına Adana İHD’nin şubesinden bir temsilcinin dahi katılmaması ise düşündürücüydü.
Anmada tüm şehitlerin devrimci yaşamları tek tek anlatıldı. Devrim ve sınıf mücadelesine bıraktıkları örnek kişilikleri anlatıldı. Devrim şehitlerimiz kavgamızda yaşıyorlar, bizimle birlikte savaşıyorlar.

Esenler Kültür Merkezi'nde Didar Abla Anıldı

Bütün devrimci tutsakların Didar Abla’sı, Didar Şensoy, Esenler Kültür Merkezi’nde gerçekleştirilen bir etkinlikle de anıldı. EKM müzik grubunun bir dinleti sunduğu etkinlikte ayrıca EKM şiir grubu da kendi hazırladığı bir gösteriyi sundu. 80’li yılların cezaevleri mücadelesinin anlatıldığı konuşmaların yapıldığı etkinlikte ayrıca Didar Şensoy’un mücadele arkadaşı Gülşah Ana da bir konuşma yaparak Didar Abla’nın mücadele azmini ve birlikte yaşadıkları deneyimleri anlattı. Didar Abla bir kez daha aramızdaydı...

Çukurova Kültür Merkezi'nde Basın Açıklaması

1 Eylül günü Çukurova Kültür Merkezi’nde yapılan basın açıklamasında, “ABD Emperyalizminin Irak işgali ile başlattığı, önümüzdeki süreçte İran ve Suriye'yi de kapsayacak Ortadoğunun işgali, bölge halkları üzerindeki baskı, şiddet ve sömürüsünü de tırmandırarak sürdürecektir” denildi. “İsrail'in Filistin Halkına dönük baskı ve katliamları”na ve Kürt halkına dayatılan “uzlaşma”ya vurgu yapılan açıklamada, “ÇKM olarak, Emperyalizmin dünya halklarına karşı yürüttüğü ekonomik, siyasi ve kültürel talana ve sömürüye karşı geleceğimizi savunacağız” denildi.

ÇKM: İnsanca Yaşam İçin KESK'le Birlikte Ankara'da

Kesk’in “insanca yaşam için demokratik Türkiye” talebiyle başlattığı Ankara yürüyüşü tüm baskı, saldırı ve barikatlara rağmen Ankara’da noktalandı. Diyarbakır’dan yürüyüşe başlayan kamu çalışanları Adana’da 21 Ağustos’ta Sabancı Merkez Cami yanında Adana kamu çalışanları tarafından karşılandı. Buradan Abidin Dino parkına kadar yürüyüşe geçildi. Polis müdahale etmek istedi ancak kamu çalışanlarının kararlı tutumu karşısında polis geri adım attı. Seyhan Oteli’nin önüne gelindiğinde, polis kitleye biber gazı sıktı. Saldırıya “gazınız bombanız vız gelir vız” sloganıyla yanıt verildi ve yürüyüşe devam edildi. Abidin Dino parkında yapılan basın açıklamasıyla eylem sona erdi. 23 Ağustos’da ise Ankara’ya gitmek için yola koyulduk. Yolda verilen mola sırasında Ankara’dan gelen saldırı haberi üzerine Konya-Adana yolu değişik şehirlerden gelen 3 bin kişilik kitle tarafından iki buçuk saat trafiğe kapandı ve sloganlar atıldı. Tekrar otobüslere binerek Ankara’ya ulaştık. Burada polis köpekleriyle, tankları ve gaz bombalarıyla kitlenin geçeceği yola barikat kurmuştu. Ancak kamu emekçilerinin kitlesel katılımı ve ısrarlı tavrı polisi geri adım atmaya zorladı. Eylem akşam saatlerinde sona erdi.

Adana'da Tekel İşçileriyle Dayanışma Şenliği

Kapitalizmin dünya ölçeğinde işçi sınıfı ve ezilen halklara yönelttiği kapsamlı saldırının bir parçası olarak gündeme gelen özelleştirme saldırısı son hızla devam ediyor. Bu kapsamda bölgemizde bulunan tekel sigara fabrikalarının özelleştirilmesi gündemdeydi. Bu saldırının püskürtülmesine dönük, yetersiz, dağınık, cılızda olsa tekel işçileri bir dizi eylem yaptı. Tekel işçileriyle yaptığımız sohbetlerden "fabrikayı terk etmeme eylemi sırasında, moralleri yüksek tutmak, coşku ve heyecanı canlı tutma noktasında zorlandıklarını" belirttiler. Bunun üzerine biz de eylemlerine, bir şenlikle katkı sunabileceğimizi önerdik. İşçi arkadaşlar bu öneriyi heyecanla karşıladılar. Bunun üzerine sendikacılarla görüşüp önerimizi onlara da ilettik. "Tekelin özelleştirilmesini kamu gündemine taşımak istediğimizi vb. ifade ettik." Olumlu karşıladılar. Hazırlıklara başladık. Şenlik takvimini eylem takvimiyle örtüştürmek istiyorduk. Ancak gelişmeler bunu olanaklı kılmadı. Genel Merkez temmuz başlarında eylem takvimini askıya aldı. İşçilerin zaten cılız olan mücadeleyi kazanma umudu, bu süreçle birlikte tam bir umutsuzluk içinde yılgınlığa dönüştü. Her şeye rağmen şenliğimizi yapmakta kararlıydık. Fabrikada yapmaya dönük sürdürdüğümüz hazırlıklarımızı, hemen salonda yapmaya dönüştürdük. Şenlik takvimini netleştirdik ve çalışmalara başladık. Tekel şahsında, özelleştirme saldırısını teşhir edip, emekçileri tekel işçileriyle dayanışmaya davet eden el ilanlarımızı, semt pazarları, şehir merkezi, sanayi bölgesi, tekel fabrikası önünde dağıttık. Tüm DKÖ’ler ve sendikalara davetiyelerimizi ulaştırdık. Şenliği salona taşımamız tekel işçilerinin katılımını düşürdü. Genel olarak katılım fena değildi; Tatil mevsimi olduğu ve bu tip etkinliklerde diğer çevrelerin umursamazlığı düşünüldüğünde yine de katılım iyiydi.Şenliğimize Şakirpaşa işçi kültür evi bir tiyatro oyunuyla katıldı. Çağdaş Sanat Kültür Merkezi de "Çıngı" müzik gurubuyla şenliğimize destek verdi. Çok sınırlı güçler ve elverişsiz koşullara rağmen şenlik, hedeflediğimiz amaçlara ulaştı. Tekel işçileri ile sınırlıda olsa bir bağ kurduk. Kısa süreliğine de olsa tekel işçilerinin gündemine oturmayı başardık. Salonu sınıfın taleplerini dile getiren, gündemle ilişkili olarak "özelleştirmeye son, kurtuluş devrimde kurtuluş sosyalizmde, emperyalist işgale son, ırak halkına özgürlük" vb. dövizlerle donattık. Ayrıca "tekel işçilerinin onurlu direnişini destekliyoruz" ÇKM imzalı pankartımızı astık. Program, açılış konuşmasıyla başladı, ardından halk oyunları gösterisi, tiyatro oyunu, şiir dinletisi ve müzikle devam etti.