15. Sayımızda, ABD emperyalizmi Irak bataklığına
asker toplarken birlikteyiz. Bu kez durum, Mart
ayındaki savaş atmosferinden de daha karışık,
Türkiye’yi yönetenler bu kez “savaşa katılmak”
gibi nisbeten daha hafif görünen bir duruma değil,
işgalin bekçisi olmak gibi son derece aşağılık
bir işe girişi-yorlar ve bunun sonuçları da daha
ağır olacak. Bağdat’ta Felluce’de “adres sormayan”
her mermi, Türkiye’ye “şehit” cenazeleri olarak
yansıyacak ve bunun da ağır siyasi sonuçları olacaktır.
Bu sayımızda ayrıca, son çıkarılan “eve dönüş”
yasası ve çuval vakası ile ilgili yorumlarımız
da yer alıyor.
Tek Tip Elbise, Kamu Sözleşmeleri, bu sayının
başka konuları arasında yer alıyor.
Küba’ya yapılan uluslararası saldırıyı ve Küba’nın
savunulmasını çok önemsiyoruz. Bu sayımızda hem
bu konudaki görüşlerimizi hem de James Petras’ın
“hem nalına hem mıhına” vuran liberal aydınları
sert biçimde azarladığı eleştirisini bulacaksınız.
Organ Ticareti, Belçika’nın uluslararası yargılama
hakkının törpülenmesi, Dr. Kelly olayı vesilesiyle
bilim ahlakı üzerine notlar, hepsi kendi özgün
alanlarında önemli konular.
Coca-Cola’ya boykot konusunu bu sayımızda pek
iyi işleyemediğimizin farkındayız. Böyle uluslararası
kampanyalar önemli ve daha geniş biçimde işleyeceğiz.
16. sayımızda buluşmak kararlılığıyla...
|