Suyun Ekonomi-Politiği
Jean Robert
Çevirenler: Metin Duran-Mustafa Erdem Sakınç
Ütopya Yayınevi, 2003
"Su"
deyip geçmeyin... 2003'ün "Su Yılı";
22 Mart'ın "Dünya Su Günü" ya da "Su"yun
XXI. yüzyılın stratejik kaynağı ilan edilmesi
boşuna değildir...
Sıralayalım: 6.2 milyarın üstündeki dünya nüfusunun
1.4 milyarı temiz sudan yoksun yaşamaktadır. Yani
dünya nüfusunun yüzde 30'u gerektiği gibi su kullanamıyor.
Bu oran 2025'te yüzde 50'lere tırmanacak...
BM Uluslararası Gıda Politikaları Araştırma Enstitüsü'nün
hazırladığı dünya su kaynakları raporuna göre,
yaklaşık 1 milyar insan temiz içme suyuna ulaşamıyor.
Yılda 3 milyon çocuk içme sularının kirli olması
nedeniyle ölüyor, köyden kente göç, su tüketiminin
hızla artmasına neden oluyor. Bu aşırı tüketim
nedeniyle de tarım sektöründe su kıtlığı çekiliyor.
Dünyanın yüzde 70'i suyla kaplı, ancak bunun yalnızca
yüzde 2.5'i tatlı su.
Doğal Hayatı Koruma Derneği Türkiye temsilciliğinin
verileri Türkiye için de karamsar bir tablo ortaya
koyuyor: Türkiye bilinenin aksine, su zengini
bir ülke değil. Bir ülkenin su açıdan zengin sayılabilmesi
için kişi başına düşen yıllık ortalama su miktarının
en az 10 bin metreküp olması gerekiyor. Türkiye'de
bu miktar yalnızca 1430 metreküpte kalıyor...
XXI. yüzyılda insanlık en büyük kavgasını "su"
için verecek. Kişi başına verilen su miktarının,
2020'de şimdikinin üçte biri kadar olması beklenirken
BM, su konusundaki uluslararası anlaşmazlıkların
çatışma noktasına gelebileceği uyarısında bulundu...
Merkezi Paris'te bulunan BM Dünya Su Değerlendirme
Programı Başkanı Gordon Young'un açıkladığı BM'nin
600 sayfalık Dünya Su Gelişme Raporu'na göre,
kirli içme sularıyla kirlenmiş ırmaklar ve yeraltı
su kaynakları her gün "on binlerce insanın
yaşamını tehdit ediyor." BM'ye göre, her
yıl 200 milyon insan kirli suya bağlı hastalıklara
yakalanıyor ve bunların 2.2 milyonu ölüyor. Ölenlerin
çoğu yoksul. Ve yine rapora göre, dünya nüfusunun
9.3 milyara ulaşması beklenen 2050 yılına gelindiğinde,
iklim değişiklikleri nedeniyle 60 ülkedeki 7 milyar
kişi su kıtlığıyla karşı karşıya gelecek...
Foreign Policy dergisinde yayımlanan bir araştırmaya
göre, 1950'den bu yana kişi başına yenilenebilir
su kaynakları küresel ölçekte yüzde 58 azaldı.
Dünya Bankası'nın Dünya Gelişme Raporu'na göre,
bugün küresel taze su kaynaklarının yalnızca yüzde
1'i içme suyu olarak kullanılabilecek durumda.
Gerisi ya deniz suyundan ya da kutuplardaki buzlardan
oluşuyor. Dünya Bankası'na göre halen 450 milyon
insan ciddi su sıkıntısı çekiyor. Gelişmekte olan
ülkelerdeki ölümlerin yüzde 80'i suyla ilintili
hastalıklardan kaynaklanmakta. Toplam küresel
tatlı suyun yüzde 8'ini hane halkı, yüzde 23'ünü
sanayi ve enerji, yüzde 69'unu tarım sektörü kullanıyor.
Bugünkü trend (küresel su tüketimi her 20 yılda
bir ikiye katlanıyor) devam ederse 2025 yılında
dünya nüfusunun yüzde 48'i su sıkıntısıyla (yılda
kişi başına 1700 metre küpten az tüketim) karşı
karşıya olacak. ABD hükümeti ve BM kaynaklarına
göre 2015'te üç milyar insan, temel gereksinimlerini
karşılamak için yeterince su elde etmenin çok
zor ya da imkânsız olduğu ülkelerde yaşıyor olacaklar.
"Suyun Ekonomi-Politiği" konusundaki
bu kadar somut verinin yeterince açıklayıcı olduğu
kanaatiyle devam edelim... Bu denli önemli ekolojik
bir kaynak olan suya ilişkin olarak şu alt başlıklarda
düşündünüz mü hiç: "Su kavramı"... "Suyun
mitolojik ilkselliği"... "Suyun kültürel
tarihi"... "Doğa felsefesinde suyun
ilkselliği"... "Kıtlık ve su problemlerinin
küreselleştirilmesi"... "Modern jeopolitiğin
konusu olarak su"... "Su ve savaş"...
"Su ve yoksulluk"... "Suyla ilgili
yanlışlar"... "Su politikalarını yeniden
yapılandırma"...
Eğer şimdiye dek düşünmediniz ve bundan sonra
düşünmek istiyorsanız... Jean Robert'in, Ütopya
Yayınevi tarafından yayınlanan "Suyun Ekonomi-Politiği"
başlıklı kitabına bir göz atın...
|